Karl Heinz Feldkamp * ( 1934 – .. )

Karl-Heinz “Kalli” Feldkamp (d. 2 Haziran 1934 Essen), Kalli lakaplı Alman teknik direktör, spor yazarı ve eski futbolcu.

1950 ve 60'lı yıllarda Alman Rot-Weiß Oberhausen takımı ile Alman liglerinde forma giydi. 1952'de 18 yaşındayken, takımın profesyonel kadrosuna girdi. İlk yıllarında II. Division adlı, o zamanın Alman ikinci liginde forma giydi. 1954-55 sezonunda 19 maçta forma giyip 2 gol kaydedince, sonraki sezon daha da fazla yer bulmaya başladı. 1956-57 sezonu kariyerinin en gollü sezonu oldu. 25 maçta 8 gol kaydetti. Ayrıca ligde 2. olup, o zamanın birinci ligi olan Oberliga'nın Batı ligine çıktılar.

1960-61 sezonunda o dönem için Alman futbol tarihinin en başarılı takımları 1. FC Köln, Borussia Dortmund ve FC Schalke 04'ün ardından dördüncü oldular. Sonraki sezon Kalli 7 gol kaydedip, takımının lig üçüncülüğüne büyük katkıda bulundu ancak Schalke'nin 3 puan gerisinde kalıp Almanya şampiyonasına gidemediler. 1963'e kadar birinci ligde forma giyen Kalli, hiçbir zaman 20 maçın altına düşmedi ve her sezon golle buluştu.

1963-64 sezonunda Bundesliga kuruldu. Rot-Weiß Oberhausen takımı ise Regionalliga'nın Batı grubunda mücadele etmeye başladı. Kalli, ilk profesyonel liginde ilk golünü 13 Ekim 1963'te Sportfreunde Siegen'e attı. 1967'ye kadar bu ligde top koşturan Feldkamp, 33 yaşında futbolu bıraktı. 316 maçta forma giydiği takımında 42 gol kaydetti.

Feldkamp teknik direktörlüğe futbolu bıraktıktan 5 yıl sonra SG Wattenscheid 09 takımında başladı. 1972-73 sezonunu başladıktan üç ay sonra kovulan Friedhelm Schulte'nin yerine geçti. Regionalliga'nın ortalarından aldığı takımı, beşinci yaptı. 1973-74 sezonunda lig birincisi oldular. Feldkamp, ikinci olan eski takımı Rot-Weiß Oberhausen'i 1 puanla geçmişti. Ofansif yönüyle dikkat çeken Wattenscheid, 102 gol kaydetti. Sonraki sezon Feldkamp, 2. Bundesliga'nın Kuzey grubunda takımını yönetti ve 7. oldular. 1975-76 sezonunda ise 16 maçta sadece 6 galibiyet bulunca takımdan ayrıldı.

Sezonun ikinci yarısında ise aynı ligin bir başka takımı olan DJK Gütersloh'un başına geçirdi. Takımın başına geçtiğinde takım ligin son sıralarında yer alıyordu. Feldkamp, takımı kümede tutmakta başarı gösteremedi ve sezon sonunda takımdan ayrıldı.

1976-77 sezonunda da 2. Bundesliga'da kalan Feldkamp, bu sefer Arminia Bielefeld'in başına geldi. İlk sezonunda iyi bir performans gösterip, kuzey grubunun ikincisi oldular. Bundesliga'ya çıkmak için büyük fırsat yakalayan Bielefeld, ilk play-off maçında TSV 1860 München'i 4-0 yense de ikinci maç aynı skorla mağlup oldular. Üçüncü maçta da 2-0 yenildiler. Bielefeld, sonraki sezon da Feldkamp'la devam etme kararı aldı. Çok çekişmeli geçen lig sonunda en yakın rakibinin bir puan önünde lig birincisi olarak Bundesliga'ya doğrudan katılma şansını kazandılar.

Türkiye yılları

1992'de Jupp Derwall ve öğrencisi Mustafa Denizli ile Galatasaray'da süregelen Alman ekolü ile birlikte Türkiye'ye gelerek Galatasaray'a geçti. Yanına yardımcı olarak Rainer Hollmann'ı aldı. Sezon başında altyapıdan yetişen Bülent Korkmaz, Okan Buruk, Tugay Kerimoğlu yanında Almanya'dan getirdiği Falko Götz, Reinhard Stumpf, sezonun başında alınan Hakan Şükür ile çok genç bir takım yarattı. Sezon öncesi düzenlenen resmi olmayan TSYD Kupası'nı kazanarak sezona başladı.

Ligde başlangıcı çok iyi yapmasalar da ilk yarının sonlarına doğru ligin zirvesini zorlamaya başladılar. 12 Aralık 1992'de Beşiktaş'ı 3-1 yendiler ve hep rakipleriyle puan farkını 1'e indirip, Beşiktaş'ın 48 maçlık yenilmezlik serisini sonlandırdılar. 25. haftada ise Galatasaray, ezeli rakibi Fenerbahçe'yi 10 kişi olmasına rağmen 4-1 yenerek, Beşiktaş'ın da Trabzonspor mağlubiyetiyle liderliği kazandı. 27. haftada Galatasaray ve Beşiktaş'ın puanları eşitlenmişti. 28. haftada Galatasaray'ın 5-0'lık Konyaspor galibiyetiyle Galatasaray averajda da öne geçti. Son hafta da Ankaragücü karşısında alınan 8-0'lık galibiyetle Galatasaray, 3 senelik Beşiktaş liderliğine son vererek Türkiye şampiyonu oldular. Feldkamp, sezon içindeki üçüncü kupasını ise Bartınspor, Çanakkale Dardenelspor, Trabzonspor ve finalde de yine rakibi Beşiktaş'ı eleyerek kazandı.

1993-94 sezonu öncesi sağlık problemleri nedeniyle teknik danışman olarak takımda kalıp yerine yardımcısı Hollmann takımın başına geçti. Buna rağmen, Kalli'nin takım yönetiminde büyük katkıları oldu. Başarılar ona yazılmasa da sonraki sezonda önce Cumhurbaşkanlığı Kupası, daha sonra da lig şampiyonluğunda büyük payı bulundu. Manchester United zaferinin de Hollmann ile mimarlarından biriydi.

Uzun süre ara verdiği teknik direktörlük hayatına 1999'da bu sefer de Beşiktaş'ta devam etti. John Benjamin Toshack'ın Real Madrid'e gitmesi ile teknik direktörsüz kalan Beşiktaş, Fuat Yaman'la devam etmek istemeyince son 10 maç için Feldkamp'ı takımın başına getirdi. Lig üçüncüsü Beşiktaş'ın başına geçen Feldkamp, 10 maçta 8 galibiyet 2 beraberlik aldı. Ancak rakipleri Galatasaray'ın puan kaybetmemesi nedeniyle şampiyonluğu kazanamadılar. Türkiye Kupası finaline çıksalar da finalde yine Galatasaray'a kaybettiler.

Feldkamp, yaz aylarında Türkiye'ye dönmedi ve sağlık sorunları nedeniyle teknik direktörlüğü yardımcısı Hans Peter Briegel'e bıraktı. Önceleri taktikleri Briegel'e taktikleri iletse de daha sonra resmi olarak da Briegel görevine başladı.

Karl-Hainz Feldkamp, 9 yıllık aradan sonra sağlık sorunlarının tamamen düzelmesi üzerine Galatasaray Futbol Şube Sorumlusu Adnan Polat'ın da çabaları sonucu 2007 yılında yeniden Galatasaray'ın teknik patronluğu görevini üstlenmeyi kabul etmiştir. Feldkamp, disiplinli tavırlarıyla dikkat çekti. Sezon başında Necati Ateş, Hasan Kabze, Emre Aşık ve Orhan Ak'ı kiralık veya satılık olarak takımdan göndermiştir. Beşiktaş derbisi öncesi Cassio Lincoln ve Hakan Şükür'ü kadro dışı bıraktı. UEFA Kupası'nda takımı gruplardan çıkardı ancak Bayer Leverkusen'e elendiler. Ligde alınan başarısız sonuçlar, sağlık problemleri ve yönetimle yaşanan sonuçlar nedeniyle 5 Nisan 2008'de takımdan istifa etti. Feldkamp 28 maçta 18 galibiyet, 7 beraberlik ve 3 mağlubiyetle Fenerbahçe'nin 2 puan gerisinde ikinciydi. Feldkamp'ın yerine bakan antrenör Cevat Güler geriye kalan 6 maçın hepsini kazanarak Galatasaray'ı lig şampiyonu yaptı.

İstifasından 8 ay sonra Michael Skibbe yönetimindeki Galatasaray'a teknik sorumlu olarak geldi. Galatasaray'ın rakiplerini izlemek konusunda takıma yardım etti. Skibbe'nin kovulması sonrası görevine devam etse de pek etkin olmadı ve 5. bitirilen sezon sonunda takımdan ayrıldı.