kırdığın aynayı üç yerinden yapıştınyorum bantla
yine de ulaşıyorsun yaralarıma; kırgınsın
çok azım ben, çok haylazım,güpegündüz ölüyüm
her intihar ayrı bir zevk diyorsun
ilkinde ölüyorsun; derin bir anlam var tozları
halının altına atışında

bir ağacın altında sevişmişiz , sonra ağaç
kalkıp gitmiş yanımızdan, göğüs uçlarından
bir dal kalmış senin, dudaklarında bir yaprak kımıldamış
“bu nasıl sevişmek” diye sormuş bir nalbant
bir balıkçı ağına yakalatmış kendini, bilerek yakalatmış
tinerci çocuklar ud çalıyormuş bir yandan

sen dinliyorsun işte; sanki kerpetenle
koparılıyor etin,sanki beton çivisini
alnına çakıyor teneke tamircileri
ayak parmaklarını sayıyor bir adam durmadan
her seferinde unutuyor birini, her seferinde
emdiğimi çift sayıyor; hesap doğru çıkıyor

yanlışlıkla doğru çıkan bir hesap yapmışız gibi
seviştik durduk birazdan kalkıp gidecek
eğri bir ağacın altında

yani derin bir anlam var sırt üstü
ya da yan yatışında!

E, Şubat 2004