Akşamdır * Yılmaz Odabaşı

Isularıboğdudalgalar…ses hoyratsevinç yılgınşakaklarım sonbahar II “muhbiri çoğalmış sevdanın”yapışmış tenime terelime kirsessizliğin ortasında bir deli rüzgar akşamdıravuçlarında marmara?nın akşamdırşiire karıştı sularsularda çoğalır sevdalar ellerim ah! ellerimnasılanlatsamgecegece kokuyor çocuklar

Siverekli Şeyho * Yılmaz Odabaşı

sokulsan rahmanların şeyho dağ rüzgârı kokardıöpsen kıl'dı şeyho, koklasan dumanbilmezdi şalvarının renginin neden değiştiğinive kentteduvar yazılarının neden eksildiğini… siverek ovasına akşam inerdişeyho, avluda tütün sarardı gecelerisorsam birilerine:“-şeyho ne bilir!” derdi;oysao,bildiği kadarve bildiği gibi yaşardıilk mayıs sabahlarının güzelliğinibozkırıyağmuruve nal seslerini… daha çınlar kulaklarımda bir buruk ezgiöksüzlüğümdü…

Kuşlarım Vuruldu * Yılmaz Odabaşı

kuşlar mıydı, ben miydim ölen gerçektenbozgunum her sabah yeni bir kuşu yitirmekten… kuşlarım vuruldu kurak bir nehirle kaldımalacakaranlıkta bu yetim şarkısıyladöndüm dolaştım kendime vardımdağlarım kurşunlandı, ayazlarda yıkandımkuşlarım vuruldu çoktan kimsesiz kaldım… kuşlarım vuruldu, ömrüm paslandı, yiten yılları andımki rüzgârlar kadar çok karşılandım çok uğurlandımhızla dökerken…

İhtar * Yılmaz Odabaşı

bir ömür düştü payımatufan!çıldırmak için… düşler besledim güpegündüzdövüşmek içinuçurumlar besledim düşmek için! (artık bulduğun her sevgi kırıntısına sımsıkı kenetlen, bırakma sakın, gitmesin; büyüdün artık iyi ört günlerinin üstünü üşütmesin…)

İkinin Şiiri * Yılmaz Odabaşı

bugün iki kez yağdı yağmuriki kez eskidim sanki iki ömrü kol kola yaşadımbiri nergis bahçesi, diğeri mahşer yeri hep iki şömine yandı yüreğimdebirinde ateşti diğerinde kül ve iki kez aşık oldumbundandır iki kez ölmüşlüğüm sonra bir serüvende ikiye böldüm ömrümüşimdi sömestrdeyim ilk iki kitabımdan sonra…

Kendine Benim için Bir Gül Ver * Yılmaz Odabaşı

sensizlikle flört etmeyi sen değil sensizlik bilir sesi ses/sensizliği sensizlik bilir korkma, sana aşkı öğretmeyen kendinin ellerinden tuk! çok ağrımış kendinin, siyah ve ayaz kendinin hep avuttuğum düşler için bana bir gül ver… * bak, palandöken dağlarında karlar erimiş teknelerde kol kola bahar sulara inmiş…

Hayat Gül Kokulu Bir Sağanak * Yılmaz Odabaşı

gözlerimin önünde ıslak dağların kabaran yalnızlığıne varsa uçurumlar eşiğindehüzünlerle yalpalayan ne varsagözlerimin önünde ve hayat gül kokulu bir sağanak yinebirşeyler anlatmak istiyor hayatve alıp götürmek bir şeyleri kurt sofralarınagün batıyorgün batıyor bukağısı paslı bir sevinç oluyor yalnızlığım unutuyorum sevgilim suretinidurgunluğun "niçin" di unutuyorum gün batıyor…

Aşk Bize Küstü * Yılmaz Odabaşı

biz bu kentlere sığdık dabu kentler bize sığmadı âsiyave bir çığlık gibi günlerin çarmıhındaarttıkça yalnız, sustukça silik… ay ışığı gölgeleri büyüttüson kuşlar da vuruldular dağlardayakamozları söndü sahillerin, ışıkları evlerinçağın vebalı gövdesindebir hayalet gibi gölgemizde yalnızlık kaldık… kırık bardaklar gibiiçilmiş sulardan geride buruk bardaklar gibi…IIdüşler artık…

Sana Yağmur Diyorum * Yılmaz Odabaşı

(gidersen hani sığınaklarım?eksilir, zarar kalırımkalırım!yeni günün tenine dağılır yaralarımsana yağmur diyorum?) uzun boylu umuttuntadında unutuldunnerde büyük uçurumlarınkış suların, yaz uykuların? sana yağmur diyorum ıslaklığım bundanyağ da ıslanalım, ama uslanmayalımuslanmayalım! gün, vursun yükünü gecenin hırkasınayol, vursun sesini uzaklığın pasınasesime kibrit çaksan tutuşacağımsargısızım,çoğalırım;çoğaldıkça arsızımsana yağmur diyorum?en haklı…

Seni Bir Tufan Gibi Sevdim * Yılmaz Odabaşı

(martılar gelmezdi ki sizin ordanmartılar sizindi ey evlerinin önü denizbizde ölen kartallardan, dağlardan size haber veririzbir bakımlık deniz, bir avuç imbat göndermediniz!) Iseni bir çığlık gibi sevdimuzanıp sesimin avlularına sen de her sabahsabah… sevince bir sevgiyle giderizsonra durur vitrinlerden çiçekleri seyrederizpuştluklar bizi seyreder,biz çiçekleri…IIseni bir…

Ey Hayat * Yılmaz Odabaşı

(ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysınaslında yokum ben bu oyunda ömrüm beni yok saysın?) yaşam bir ıstakagelir vurur ömrünün coşkusunahani tutulur dilinkonuşamazsın! tırmandıkça yücelir dağlarsen mağlupsun sen ıssızve kalbinde kuşların gömütlüğütutunamazsın? eloğlu sevdalardan dem tutaraşk büyütür yıldızlardanyasak senin düşlerin dokunamazsın… birini sevmişsindir geçen yıllardaaçık…