?biz Kimsenin Hayat Tarzına Karışmıyoruz? * Tayfun Deniz Kuğu

15 Mayıs 2013, 16:15
(Deniz'ce)Geçmişte sıradan vatandaş olmayan, partide görevli hangi AKP?li ile konuşsanız size diyordu ki, ?biz kimsenin hayat tarzına karışmıyoruz. İsteyen içkisini içer, istemeyen içmez!. Bir tane hayat tarzına müdahale edilen gördünüz mü?..?

Polis lokallerinde, Öğretmenevlerinde, Üniversite kampüslerinde, AKP?li belediyelerin yönetimindeki il, ilçe ve beldelerde, kamuya açık alanlarda içmedikten sonra kimse hayat tarzınıza karışmazdı!..

Yandaş ve de Candaş köşe yazarları da hemen döktürürdü:

-Geçen akşam eşimle bir bardak çay içmek için???.parkına gittik. A-aa, bi baktık millet içki içiyor. Bir bardak çay içemeden kalktık. Ey yetkililer parkın ortasında içki içilir mi?..

Ardından da eklerlerdi: ?Sizin içme özgürlüğünüz varsa bizim de içmeme özgürlüğümüz var!..?

Bunları okuyanlar da zannediyorlardı ki, alkol bağımlıları adı geçen parkta genel kurul yapıyorlar ve kollarından yakalayıp ağızlarından rakı boca ediyorlar!..

Şimdilerde aynı kişileri çevir sor diyorlar ki, ?özellikle gençleri ve çocukları alkolün etkisinden korumamız lazım. Bu Devlet olarak bizim anayasal görevimiz. Yapmazsak suç işlemiş oluruz!..?

Suç işlemeye daha fazla dayanamamış bazı sayın vekiller de meclise bi kanun teklifi vermişler?

Değil içmek, sohbetin herhangi bir yerinde adını bile geçirmek neredeyse suç!..

Kordon?a gittin bi kafeye oturdun diyelim?

Akşam güneşin batışına eşlik edeceksin. Ederken de canın 2 kadeh bişey içmek istiyor!.. Eğer bu kanun yasalaşırsa zor içersin bundan sonra. Mecbursun İzmir güneşini ve esen meltemi ayranla uğurlamaya!..

?İlle de içeceğim? diyorsan önce içeri gireceksin. Koyu filmle kaplanmış camda anca kendi suretini görürsün!.. Öyle uluorta sipariş de veremeyeceksin. Verirsen reklama giriyor!.. Şarap için ?üzüm?, bira için ?arpa?, rakı için ?ismi lazım değil? mahlaslarını kullanmak zorunda kalacaksın!.. Viski için ?tahta kurusu? uygun olabilir (yeri gelmişken ifade etmem lazım; viskinin tadını tahta kurusuna benzetenler hayatlarında kaç defa tahta kurusu yemişlerdir acaba?)?

Hele canın bir de sigara istedi mi iyice yandın!. Zaten kapalı mekanda istiyorsa çoktan dayaklık olmuşsundur ya neyse; varsayalım çekti. Zırt pırt dışarı çıkacaksın. Biz gözün masada kalan telefona, cüzdana takılı kalacak. Garsonun da gözü sende kalacak tabii, sigara bahanesiyle sıvışmayasın diye!..

Malum yaz geldi. Havalar ısındı. Deniz kıyısına gittiniz ailece. Kafeteryaya oturup ta bir bira içemeyeceksin!. İçersen çocukların etkileniyor, kötü örnek oluyorsun ve tinerci nesil yetiştiriyorsun demektir ki, gebertseler seni yeridir.

?Git evinde zıkkımlan? diyecekler de olacaktır tabii, onları da düşündüm!..

Evinde içmene kimse karışmıyor.

Ama balkonda içemeyeceksin!..

Şayet balkonun pazen perdelerle dışarıdan görünmeyecek şekilde kapalı veya kapkara camlarla kaplı değilse elbette?

Aksi takdirde çamaşır ipiyle gırtlağını sıksalar yeridir!..

Sen oturacaksın evinde, balkonunda bi kadeh ?ismi lazım değil? i çocuklarının gözü önünde içeceksin ve o bebeler ?vay babamız içiyor. O zaman biz de kötü insanlar olalım büyüyünce. Asalım, keselim, vuralım, kıralım, alkol bizi kötü etkiledi? demeyecekler yani!..

Çok safsın dostum!..

Sayın büyüklerimiz çok haklılar!..

Kimsenin hayat tarzına karışıldığını ne gördüm, ne de tanık oldum!..

Mart ayı gelince çiçek açıyor, Nisan?da yağmur istiyor, sonbaharda yapraklarını döküyor?

İçki içmiyor, sigara içmiyor, rüzgarda hışırdıyor kimse de karışmıyor?

Bir iki budarsan sadece, sonraları Hüda-i Nabit fışkırıyor!..