12 Eylül günü yapılan referandumda ?evet? oylarının fazla çıkması ile demokrasi tarihimizde bir dönüm noktasını (!) aşmış olduk. Sayın hükümet üyelerinin deyişiyle, ?Türkiye demokrasisi ileriye doğru büyük bir sıçrama? yapmış oldu?
Şimdi sıra sayın Başbakanımızın da belirttiği gibi, ?ileri ekonomiye geçiş!..?
Formula pistinde yarışa başlayacak arabaların, motora ara gaz vererek start?ta yeşil ışığı beklemeleri gibi ?referandumda evet? bekleyen çevreler ışığı görmüş oldular?
Bundan sonra piste fırlayıp icraatlarını sergileme zamanı!..
Peki bu icraatlar nasıl olacak?..
Zaten referandum öncesinde bunun sinyallerini almıştık. Örneğin, ?mali kural? yasa tasarısının rafa kalkması bir göstergeydi? Böylelikle 2011 seçimleri için iktidarın önü daha da açılmış oluyordu?
Buna referandumun katkısı ne?.. Aksini iddia etse de hükümet, ?halkım bana güven oyu verdi, size ne oluyor?..? deme hakkını kendinde görmüş oldu?
Bir başka örnek, vergi ve prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin bir haberin referandum öncesinde açık sesle telaffuz edilmesiydi?
Örnekleri artırabilirsiniz?
Piyasalar sonuçları nasıl karşıladı?..
Borsacı tabiriyle, ?buy the rumour, sell the fact?? Türkçesi, ?dedikoduyu satın al, gerçeği sat!..?
Pazartesi tahvil bono piyasasında %7,98?e inen 25 Nisan 2012 tarihli gösterge bono fiyatı kapanışta %8,03 olarak gerçekleşti? Bu şu demek, piyasalar referandumda ?evet? çıkacağını bekliyor ve bunu önceden satın almışlardı. Pazartesi beklenti gerçekleşince ilgilerini kaybettiler?
Borsa Pazartesi günü tarihi zirveye ulaşarak yatırımcısını memnun etti ve 62.260 seviyesini gördü..
Dolar kotasyonu alışta 1,4940-1,4950 satışta 1,4980-1,5010 seviyelerini gördü? Yılın başındaki seviyelerinden bile daha geride?
Altın fiyatları ise çok küçük bir gerileme yaşamakla birlikte yerini korudu?
Referandumda ileri demokrasiye geçmemiz, borsa haricinde piyasalarda büyük bir değişim yaratmamış oldu!.. İnşallah zamanla onu da yapacağız?
Şimdi sıra Sayın Başbakanın ?balkonda değil ama içeride? yaptığı görüşmede teşekkürlerini sunduğu ve sunmadığı sivil toplum örgütleri arasında hangilerinin zor bir dönem yaşayacağı üzerinde bir ?referandum toto? oynamaya geldi? Örneğin, TÜSİAD!.. Acaba patronlar kulübü de kendi içinde bir lider değişimi yaşar mı?.. Malum, TOBB aferin alırken, TÜSİAD açıkça suçlanmıştı? Benzer biçimde Memur-Sen aferin alırken, diğerleri tu kaka ilan edilmişti?
Bu seçim sonucunda bazıları için hayat aşırı kolaylaşırken bazılar için de anormal biçimde zorlaşacak gibi görünüyor? Bu zorluklar kurumların üzerinde tecelli edebileceği gibi, bireysel olarak da yaşanabilir? Örnek isteyen malum davaya ilişkin yargılamalara bakabilir?
Bundan sonra benim beklentim hükümetin darphane gibi para basması ve ülkeye doğrudan yabancı sermaye girişinde bir ?boom? yaşanmasıdır? Boom, İngilizce kaynaklı bir sözcüktür. Amerikalılar herhangi bir sektörde yaşanan ani sıçramayı açıklayamadıklarında ?patlama? anlamına gelen bu sözcüğü kullanmaktadırlar? Biz, önce demokraside bir boom, şimdi de ekonomide bir boom yaşayacağız İnşallah!..
Gelelim beklentilerimin nedenlerine?
Orman vasfını yitirmiş arazilerin satışını iptal eden Danıştay kararları artık gelmeyecek? Yani yabancılara satışının önünde bir engel kalmadı? Keza HES?lere ilişkin iptal kararları da artık alınamayacak? Sürekli engel çıkartan bazı bürokratlar rahatlıkla değiştirilebilecek? Herhangi bir yürütmeyi durdurma veya göreve iade kararı da artık Danıştay?dan gelmeyecek?
Çünkü 12 Eylül?de Danıştay?ın alacağı kararların esasa ilişkin olmasını değiştirerek sadece uygunluk denetimi yapabileceğine karar vermiş olduk?
Öyle eskisi gibi zırt pırt iptal davaları yaşamayacağız? Önümüz açık, yolumuz açık, ufkumuz açık!.. Bundan sonra ekonomik boom için bekliyoruz sabırsızlıkla? İnşallah o da çok yakında?