Voltaire,bir sabah oda hizmetçisine seslenerek,ayakkabılarını getirtmesini istedi.
Ayakkabılarının toz ve toprak içinde olduğunu görünce de,hizmetçiye bağırdı.
?Ayakkabılarımı fırçalamayı unuttun galiba? dedi.
Hizmetçi,hiç etkilenmemiş bir biçimde karşılık verdi:
Hayır,unutmadım ? dedi.?
Sokaklar o denli çamurlu ki,fırçalasaydım yine kirleneceklerdi.?
Voltaire,sinirlenmesine karşın,hiç ses çıkarmadı ve ayakkabılarını giydi.
Tam evden çıkacağı sırada,hizmetçisi önüne çıktı ve küçük bir anımsatma yaptı.
?Efendim ? dedi.?Yiyecek dolabının anahtarını bırakmayı unuttunuz.?
Voltaire,güldü:
?Yemek yemek neye yarar??dedi.?
Nasıl olsa,birkaç saat sonra yeniden acıkacaksın.?
O günden sonra hizmetçi,efendisinin ayakkabılarını her gün temizledi.