T(e)c(rit) * Bilsen Başaran

?Vicdan, insanın içindeki tanrıdır.?
Victor Hugo

Bana uzaklığını ver
sapsarı bir ilkbahar üstünden
siyah karlar devşireyim
unuttuğun mevsimlere.

Çözül. Bu ellerin bak. Bileklerinde o günün izi
çeliğe verilmişçesine sızısı saklı su
bu ranza öfkenin kalın kabuğu, derin hıncı gündüzün
ışığın içinde patlayan sesler ölümcül donmuşluğun
ve patlayarak akan hayatın ölü umgusu.

Sen orda duvarları deliren bir ülkede
bacasız penceresiz ölü ses / ölü-deli görünmeler içinde
vay, vicdanını paçavra yasalarla örtenlerin haline!

İnsan hakları delikleriyle ?Hayata Dönüldü?(!?)
kardeş oldu kalburla beden.
hırıltısı yaşamın en azgın dillerde marş/ dişlileri dönüyor erk?in.
şadırvan serinliğindeki bu duruş muhtemel ceset görüntülerinden.
hükümlü ya da tutuklu / dudakları hep kanatırcasına asılı kaldı
en delikli beden kadar yaşayan, azaplı bir ananın memesinde
vay, yönünü vicdanından soranların haline!

Güçlünün gücü, güçsüzün üstünde tanrı buyruğu
kemerin çorabın intihara sürüklediği en ince damar
bu tetik parmak ucuna lehimli / onurun ateşle sınanması
sahipsizliğin tül tenine inen pençe şamar.

Bana uzaklığını ver dememde dur/ Aykırı bir yürek yırtılması bu.
sokağın deli kokusunda demlenen bendenliğinin direncinde
ölümcül donmuşluğun harlı sesinde
pusulasız devlerin ateşten çemberinde
vicdanın gözlere düğüm attığı yerde
kalbim tanıklığını yayacak etin donduğu an?a

zaman ve kalbim
tanıklığını, ateşlerde sürecek pusulasız devlerin gözbebeğine
vay, vicdanı pençelerine yenilenin haline.

2007 / Bornova