Pisküvüt

Mose hastalanmiş ve doktora gitmişti. Doktor muayeneden sonra durumunun oldukça kötü oldugunu, ender bir hastaliga yakalandigini ve bir kaç ay içinde ölecegini söyler. Tek bir kurtulus çaresi vardir: yeni dogum yapmis bir kadindan süt emmek. Bir ay boyunca her gün süt emmesi gerekiyor. Durumunun umutsuzlugu ile morali bozuk bir halde evine dönerken arkadasi Solomon'la karsilasir. Solomon neden böyle moralsiz oldugunu sorar ve Mose olayi anlatir; “nereden bulayim böyle birini? Kimse kabul etmez. Ben ölecegim artik.”
“Üzüldügün seye bak,” der Solomon, “biliyorsun bizim hanim yeni dogum yapti, bebegi emzirirken seni de aradan çikarir. Dostlar böyle zamanlarda belli olur.”
Mose arkadasinin bu jestine sevinir ve o günden sonra her gün Solomon'un evine “emmeye” gider. Ancak Solomon'un karisi pek genç, güzel ve oynaktir. Mose sütü emerken o da “baska birseyler ister misin?” , “sütten baska birsey istemez misin?”, “Daha tatli seyler de var eger istersen, sakin çekinme, sen yabanci degilsin” gibi imali sözlerle Mose'yi etkilemeye çalismaktadir. Ama Mose her defasinda naz yaparak, kibarca reddeder.
Yine bir gün Mose süt emerken kadin cilveli israrlarini sürdürür:
“Mose baska birsey ister misin?”
“Sagol, istemem”
“Bak çekinme, sen yabanci degilsin. Istedigin birsey varsa söyle.”
“Tesekkür ederim. Vallahi baska birsey istemem.”
“Hadi hadi naz yapma. Istiyorsun ama söylemeye çekiniyorsun.”
“Peki o zaman; biraz pisküvüt olsa sütlen iyi giderdi.”