Önemli Bir Tedavi Yöntemi:dokunmak

Tıp fakültesinde doktor adaylarına ilk öğretilen, hastaya sevginizi, ilginizi göstermek için dokunmaktır. Sıkıntısı olan bir dostumuza gergin bir anında dokunduğumuzda, onun sırtını sıvazladığımızda, omzuna kolumuzu attığımızda ona desteğimizi ve yanında olduğumuzu hissettiririz. Bu dokunuş rahatlama hissi yaratıp kişinin stresten kurtulmasına yardım edecektir. Gerçekten de dokunma beden dilinin bir parçası ve sevgimizi göstermenin önemli yollarından biridir.
Doğumdan itibaren dokunmak ve dokunulmak bir gereksinimdir. Bebek annesinin tenine dokunduğunda rahatlama duyar ve kucakta iken kendini güvende hisseder. Annesinin sıcaklığı ve ona yaslanmanın rahatlığı son derece önemlidir.
Binlerce yıllık geçmişi olan ve ilk olarak Tibetli Lama'ların RAKU-KEİ adı altında kullandıkları dokunarak tedavi yöntemi, günümüzde bilinen adı ile REİKİ, Japonca'da evrensel yaşam enerjisi anlamındadır. Bu şifa yönteminde uygulayıcının evrensel yaşam enerjisini sadece aktardığı, enerjinin ona değil evrene ait olduğuna inanılır.
Japon Dr. Mikao Usui 19. Yüzyıl’da günümüzde bilinen Reiki uygulamalarını başlattı.
Reiki konusunda bilgi sahibi olmak isteyenler elbette birçok kaynağa ulaşıp kendilerini tatmin edebilirler. Ancak benim burada vurgulamak istediğim ister adı reiki olsun ister bioenerji vs… dokunarak karşımızdaki insana ısımızı hissettirmek, onun negatif elektriğini topraklamak, sevgimizi ve iyi duygularımızı dokunarak iletmek günlük yaşamımızda oldukça önemlidir.
Çocuklarının maddi gereksinimlerini yeterince karşılayıp, dokunarak az ilişki kuran, yeterince sarılmayan, kucaklamayan ailelerde bu eksikliğe ait bozukluklar görüldüğüne dair birçok çocuk psikiyatristi hemfikirdirler. Bu tip çocuklarda ruhsal sorunlar, davranış bozuklukları daha sık görülecektir.
Bir şifa tekniği olan Reiki’de de temel olarak kişinin dokunarak yaşam enerjisi olan Kİ’yi kullandığını ve bunu aktardığını biliyoruz. Aslında işin felsefi yanı bir yana, sadece bu iyi niyetli dokunuş bile düşündüğümüzde birçok durumda rahatlatıcı etkiye sahip olabilir.
Öncelikle fizyolojik olarak dokunduğunuz bölgede bir ısı artışına neden oluyor ve bu bölgedeki kanlanmayı, dolaşımı arttırıyorsunuz. İkinci olarak da bir insana dokunarak onun yalnız olmadığını, ona dokunabilecek kadar yakınında başkalarının olduğunu ve sorunları karşısında yardımcılar olduğunu hissettiriyorsunuz. Tıpkı sıkıntılı bir dostunuzun omzuna elinizi koyduğunuzda onda nasıl rahatlama duygusu oluşuyorsa bu şifa tekniklerindeki dokunuşta aynı rahatlamaya neden oluyor. Bütün bunların yanında işin felsefi yönü tamamen kişinin kendisine kalmış.
Baştan beri söylediğim gibi asıl olan, beden dilinin en önemli paçası olan dokunmanın son derece önemli olduğu bilinciyle günlük yaşamımıza sokmalı ve kent yaşamının getirdiği yalnızlık hastalığını toplum olarak tedavi etmeliyiz.

Op. Dr. Abdülkadir Göksel