Kitap Satışları Tavan Yaptı

Keşke bu yazının başlığı doğru olabilseydi. Yazının başlığı nereden çıktı diyebilirsiniz. Geçtiğimiz günlerde gazetemiz YARIN ?da bir haber çok dikkatimi çekmişti. İnanın haber başlığına çok üzüldüm. Ben de yazımın başlığına gönlümden geçeni koydum. ?Kitap satışları dibe vurdu ?başlığını ben de gönlümden geçtiği gibi ?Kitap satışları tavan yaptı? biçiminde değiştirdim.
Haber yazının devamında kitap fiyatlarının dibe vurmasana rağmen kitap satışlarının durma noktasına geldiğinden bahsediliyordu. İçim acıdı. Oysa yaz tatili ile birlikte on binlerce öğretmen ve öğrencinin yaşadığı Manisa merkezde kitap satışlarının 30-40 kitap civarında olmaması gerekirdi.
Bundan 5-6 yıl kadar önce yapılan bir araştırmada 70 milyonluk Türkiye'de, 40 milyon insanın hiç kitap okumadığı belirlenmiş. Yine aynı araştırmada Türkiye'de bir insanın yıllık kitap harcamasının sadece 2 dolar, batıda ise bu rakamın 500 dolar olduğunu dile getirilmiş. Türkiye'de 20 kişiye bir gazete düşerken Japonya'da gazetelerin toplam satışının 60 milyonu geçiyor olması bile bizim için büyük bir ayıp değil midir?.Gelişmiş ülkelerle bu karşılaştırmaları daha da artırabiliriz. O ülkelere okumasalar neden gelişmiş ülkeler diyelim. Zengin ülkeler deseydik Arap Ülkeleri aklımıza gelmez miydi? Zengin olmakla, gelişmiş olmanın ayrımı okumak ve araştırmada gizlidir.
Fransa'da 5-6 yıl kadar kalan bir arkadaşım anlatmıştı, 90'larına kadar yaşayan bu insanların parklarda büyüteçle kitap okuduklarını. Bizde bırakın 90 yaşlarındaki insanların okumalarını genç beyinlerimiz bile zamanlarını ya okey masalarında ya da anlamsız TV dizileri ve basit bilgisayar oyunlarında geçirmektedirler.
Bilgiler sora sora değil okuya okuya öğrenilir. Sevgili dostlar biraz tatil yapmak için bana biraz izin. Size, bu kısa tatil boyunca onlarca kitap okuyacağıma dair söz veriyorum. Okuduğumuz kadar var olduğumuzu unutmadan iyi dinlenceler sizlere de?
******* ******* ****** ******
Küçük Mustafa ders çalışıyor, babası da köşesinde kahve içiyormuş.
Bir aralık Mustafa sormuş:
-Baba, elektrik nedir?
-Elektrik?…Elektrik, şey!…Vallahi, ben de bilmiyorum oğlum. Ne kötü her gün görüp kullandığımız şey hâlbuki.
Mustafa boynunu bükmüş, tekrar çalışmaya koyulmuş. Bir zaman sonra tekrar seslenmiş:
-Baba!
-Ne var oğlum?
-Gök gürültüsü neden olur?
-Gök gürültüsü mü? Şey!Gök gürültüsü…Doğrusu ben de bilmiyorum…
Çocuk tekrar çalışmaya başlamış çaresiz. Biraz sonra tekrar seslenmiş :
-Baba!
Ardını getirmediği için babası merak etmiş :
-Ne vardı oğlum, bir şey mi soracaktın?
-Hiç! deyip, boynunu bükmek zorunda kalmış çocuk.Babası devam etmiş konuşmaya:
-Söyle bakalım, ne soracaktın?.
-Yoo…Öyle pısırıklık etme, sor oğlum, sor!Ben hayatta bütün öğrendiklerimi sora sora öğrendim.
****** * ******* ******* *******
OKUYUNUZ….
1.okuyunuz.
2.öğrenmek için okuyunuz.
3.farklı olmak için okuyunuz.
4.saygın olmak için okuyunuz.
5.mutlu olduğunuzda okuyunuz.
6.mutsuz veya öfkeliyken de okuyunuz.
7.sevdiğiniz konuları okuyunuz.
8.sevmediğiniz konuları da okuyunuz.
9.ne bulursanız okuyunuz.
10.okuyunuz…