Çocuğun Okul Başarısını Etkileyen Faktörler

Uzmanlar, okul başarısını etkileyen faktörler ve bu başarıda ailenin rolünü incelerken başarının oluşumunda öncelikle öğrencide bulunması gereken özellikler üzerinde durulmasını istiyor. Öğrenciden kaynaklanan başarı ya da başarısızlığın en önemlilerinin 'zeka, yetenek ve kişilik' özellikleri olduğuna dikkat çeken uzmanlar, bu 3 önemli öğeyi 'başarının hammaddesi' olarak gösteriyor.

Zeka ile ilgili yapılan birçok araştırmadan ilginç sonuçlar çıktığına işaret eden uzmanlar, öğretim programlarında başarılı olmak için her zaman üstün zeka gerekmediğini, aksine çok zeki çocukların bile duygusal ihtiyaçları karşılanmadığı için başarısız olduğunu belirtiyor.

Başarıda diğer bir etkenin ilgi ve yetenek olduğunu, yetişkinler gibi çocukların da ilgilendikleri ve sevdikleri konularda başarı sağladığını ifade eden uzmanlar, özellikle resim ve müzik yeteneklerinin ilköğretim döneminde en erken ortaya çıkan özellikler olduğunu söylüyor. Uzmanlar, çocuğun öğrenmeye ve okumaya yönlendirilmesinde, kendine olan güveni, çevresiyle iletişiminin de büyük önem taşıdığını kaydederek, başarılı öğrencilerin neşeli, kolay uyum sağlayan, sosyal, hırçın, girişken, mantıklı ve iyimser, başarısız öğrencilerin ise durgun, içe dönük, uysal, uyumsuz, sıkılgan, kötümser veya öfkeli davranış gösterdiğini belirtiyor.

Çocuğun anadilini iyi kullanıyor olmasının başarıyı getireceğini, kitap okuma alışkanlığının da öğrenmeye, araştırmaya ve çevreye ilgisini artıracağına dikkat çeken uzmanlar, başarının meydana gelmesinde motivasyonun çok önemli olduğuna, bunda da sosyal çevrenin büyük etkide bulunduğuna işaret ediyor. Uzmanlar, beslenme ve fiziksel şartların niteliğinin, öğrencilerin yaşlarına uygun vitamin ve kaloriler almasının, beden sağlığına dikkat etmesinin başarıda büyük önem taşıdığını vurgulayarak, hastalık, fazla ders çalışma, uykusuzluk, üzüntü ve heyecanların da başarısızlığa sebep olabileceğini ifade ediyor.

Başarının oluşumunda okul-öğretmen faktörünün yanı sıra öğrenci-öğretmen, öğretmen-veli ilişkilerinin de önemli olduğuna işaret eden uzmanlar, oyun sahası ve yeşil alan azlığının da başarıyı düşürdüğünü belirtiyor. Uzmanların tespitlerine göre başarıda, aydınlık, temiz, uygun renklerle boyanmış ve geniş sınıfların da olumlu etkileri bulunuyor. Çocukların enerji dolu olduğuna dikkat çeken uzmanlar, öğrencilerin bu fazla enerjiyi oyun ve spor aracılığıyla atmasının en uygun yol olacağını dile getiriyor.

Öğretmen-öğrenci arasındaki duygusal ve sosyal ilişkinin de başarıda son derece önemli rolü olduğunu, öğretmenlerin çocuklarla kuracakları sevgi ve saygıya dayalı iletişimin büyük önemi bulunduğunun altını çizen uzmanlar, "Öğretmeni seven, okul ortamını da sever ve bağlanır. Öğretmenini sevmeyen çocuk, okuldan soğuyabilir. İletişimde çocuğun sevilme ihtiyacı karşılanmalıdır. Eleştirilmek, beğenilmemek öğrencileri korkutur ve duygusal olarak başarısızlığa iter" diyor.

Öğrencileri ölçme ve değerlendirme yönteminin, sadece sınavlar ve sözlüler olmaması gerektiğini, kişilik özellikleri, sosyal davranışları ve ders dışında kalan ilgi ve yeteneklerinin de öğretmenlerince dikkate alınmasını isteyen uzmanlar, "Öğretmenin mesleğini sevmesi ve mesleğe olan bağlılığı, çocuklarla kuracağı iletişimin niteliğini çok etkileyen bir faktördür. Mesleğini seven öğretmen, işiyle ilgili her şeyi, öğrencilerini ve okulunu da çok sever" diye konuşuyor.

"ANNE-BABALARIN KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ BAŞARIYI ETKİLİYOR"

Uzmanlar, öğretmenin aileyi yakından tanımasının, öğrenciyi daha kolay tanımasına ve anlamasına yardımcı olacağını kaydederek, "Anne ve babaların çocuklarıyla birlikte ders çalışmaması gerekiyor. Aile ile öğretmenin kullanacağı metotların farklılığı nedeniyle, bu durum çocukları gereksiz zorluklara sokar ve ailesiyle iletişimini bozar" tespitinde bulunuyor.

Başarının oluşumunda en önemli rolü ailenin oynadığına dikkat çeken uzmanlar, ailenin çocuğunun fiziksel ve zihinsel özelliklerini iyi tanıması ve buna uygun davranmasını isterken onlardan olabileceğinden fazlasını istememeleri gerektiğini söylüyor. Uzmanlara göre, anne ya da babanın iş yaşamında başarılı olması, çocukları ile kuracakları iletişimde de etkili oluyor. Yapılmış bir ankete göre, başarılı öğrencilerin anne ve babalarının kişilik özelliklerinin neşeli, sosyal, koruyucu, arkadaşça, iyimser ve işbirlikçi olduğunu vurgulayan uzmanlar, "Başarısız öğrencilerin anne ve babaları ise huysuz, sosyal olmayan, aşırı koruyucu, arkadaşça olmayan, kötümser ve anlayışsız olduğu saptandı" ifadesini kullanıyor.

Uzmanlar, başarının önemli, ancak her şey demek olmadığını da anımsatarak, "Önemli olan, kişinin kendini aşmaya ve yenilemeye çalışma arzusunun varlığıdır. Sadece okul başarısı değil hayat başarısı da önemlidir. Çocuklarımızın bilgi ve başarıları karşısında gösterdiğimiz her türlü davranış, onların kişiliğinin oluşumunda destekleyici veya engelleyici olabilir. Eğer küçük düşürücü tutumlardan sakınmazsak çocuklarımızı gerek şimdi gerekse yetişkin olduklarında kişisel, sosyal, akademik rahatsızlıklara mahkum etmiş oluruz. Çocuklarımızla ilişkilerimizde davranışlarımıza büyük özen göstermezsek onların tek tek sorunlu, olumsuz yetişkinler olmasına yol açmakla kalmayıp sorunlu toplumlar oluşmasına da neden olabiliriz" diyor.