Kapalı Çarşı * Orhan Veli Kanık

Giyilmemiş çamaşırlar nasıl kokar bilirsin,Sandık odalarında;Senin de dükkanın öyle kokar işte.Ablamı tanımazsın,Hürriyette gelin olacaktı, yaşasaydı;Bu teller onun telleri,Bu duvak onun duvağı işte.Ya bu camlardaki kadınlar?Bu mavi mavi,Bu yeşil yeşil fistanlı…Geceleri de ayakta mı dururlar böyle?Ya şu pembezar gömlek?Onun da bir hikayesi yok mu?Kapalı Çarşı deyip…

Denizi Özleyenler için * Orhan Veli Kanık

Gemiler geçer rüyalarımda,Allı pullu gemiler, damların üzerinden;Ben zavallı,Ben yıllardır denize hasret,“Bakar bakar ağlarım”. Hatırlarım ilk görüşümü dünyayı,Bir midye kabuğunun aralığından:Suların yeşili, göklerin mavisi,Lapinaların en harelisi…Hâlâ tuzlu akar kanımİstiridyelerin kestiği yerden. Neydi o deli gibi gidişimiz,Bembeyaz köpüklerle, açıklara!Köpükler ki fena kalpli değil,Küpükler ki dudaklara benzer;Köpükler ki…

Sereserpe * Orhan Veli Kanık

Uzanıp yatıvermiş sereserpeEntarisi sıyrılmış hafiftenKolunu kaldırmış kolluğu görünüyorBir eliyle de göğsünü tutmuşİçinde kötülük yok biliyorumYok, benim de yok amaOlmaz kiBöyle de yatılmaz ki

Sabaha Kadar * Orhan Veli Kanık

Şu şairler sevgililerden beter;Nedir bu adamlardan çektiğim?Olur mu böyle, bütün bir geceyiBir mısraın mahremiyetinde geçirmek? Dinle bakalım, işitebilir misinTürküsünü damların, bacalarınYahut da karıncaların buğday taşıdıklarınıYuvalarına? Beklemesem olmaz mı güneşin doğmasınıKullanılmış kafiyeleri yollamak için,Kapıma gelecek çöpçülerle,Deniz kenarına? Şeytan diyor ki: “Aç pencereyi;“Bağır, bağır, bağır, sabaha kadar.”

Hürriyete Doğru * Orhan Veli Kanık

Gün doğmadanDeniz daha bembeyazken çıkacaksın yolaKürekleri tutmanın şehveti avuçlarındaİçinde bir iş görmenin saadetiGideceksinGideceksin ırıpların çalkantısındaBalıklar çıkacak yoluna karşıcıSevineceksinAğları silkeledikçeDeniz gelecek eline pul pulRuhları sustuğu vakit martılarınKayalıklarındaki mezarlarındaBirdenBir kıyamettir kopacak ufuklardaDenizkızları mı dersin, kuşlar mı dersinBayramlık seyranlar mı dersin, şenlikler cümbüşler miGelin alayı, teller, duvaklar, donanmalar…

Güzel Havalar * Orhan Veli Kanık

Beni bu güzel havalar mahvetti,Böyle havada istifa ettimEvkaftaki memuriyetimden.Tütüne böyle havada alıştım,Böyle havada âşık oldum;Eve ekmekle tuz götürmeyiBöyle havalarda unuttum;Şiir yazma hastalığımHep böyle havalarda nüksetti;Beni bu güzel havalar mahvetti.

İSTANBUL'U DİNLİYORUM * Orhan Veli Kanık

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalıÖnce hafiften bir rüzgar esiyor;Yavaş yavaş sallanıyorYapraklar ağaçlarda;Uzaklarda, çok uzaklarda,Sucuların hiç durmayan çıngıraklarıİstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;Kuşlar geçiyor, derken;Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.Ağlar çekiliyor dalyanlarda;Bir kadının suya değiyor ayakları;İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;Serin serin KapalıçarşıCıvıl cıvıl…

Kitabe-i Seng-i Mezar * Orhan Veli Kanık

I Hiçbir şeyden çekmedi dünyada Nasırdan çektiği kadar Hatta çirkin yaratıldığından bile O kadar müteessir değildi; Kundurası vurmadığı zamanlarda Anmazdı ama Allah'ın adını, Günahkar da sayılmazdı. Yazık oldu Süleyman Efendiye II Mesele falan değildi öyle, To be or not to be kendisi için; Bir akşam…

Dalgacı Mahmut * Orhan Veli Kanık

İşim gücüm budur benim,Gökyüzünü boyarım her sabah,Hepiniz uykudayken.Uyanır bakarsınız ki mavi. Deniz yırtılır kimi zaman,Bilmezsiniz kim diker;Ben dikerim. Dalga geçerim kimi zaman da,O da benim vazifem;Bir baş düşünürüm başımda,Bir mide düşünürüm midemde,Bir ayak düşünürüm ayağımda, Ne haltedeceğimi bilemem.

Bedava * Orhan Veli Kanık

Bedava yaşıyoruz, bedava; Hava bedava, bulut bedava; Dere tepe bedava; Yağmur çamur bedava; Otomobillerin dışı, Sinemaların kapısı, Camekanlar bedava; Peynir ekmek değil ama Acı su bedava; Kelle fiyatına hürriyet, Esirlik bedava; Bedava yaşıyoruz, bedava.

Anlatamıyorum * Orhan Veli Kanık

Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda; Dokunabilir misiniz, Göz yaşlarıma, ellerinizle? Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu Bu derde düşmeden önce. Bir yer var, biliyorum; Her şeyi söylemek mümkün; Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum

Fena Çocuk * Orhan Veli Kanık

mektepten kaçıyorsun, kuş tutuyorsun, deniz kenarına gidip fena çocuklarla konuşuyorsun, duvarlara fena resimler yapıyorsun bir şey değil, beni de baştan çıkaracaksın, sen ne fena çocuksun.

Dar Kapı * Orhan Veli Kanık

Nedir bu geceyle gelen bir sam? Duyuyorum serzenişlerini. Karanlıkta ağzının yerini Arıyor deli gibi hafızam. 'Yanıyor unutulmuş buhurdan Yine gecenin içinde sessiz' Hatıralarla kabaran deniz, Doluyor ruhun oluklarından Işık yağıyor doğan geceden; Nasıl diriliş bu, neden sonra? Bu rüya gibi geceden sonra Gidecek mi o…