Seyhan Kurt * Adres

Varolmanın adıyla geçtiğim satırlardanbilenmiş bıçağıyla döndüm unutuşunkuşandığım adresler kalplerin örmediği birer kumaşkalbim bende mucize oldu olalıvarolmanın adıylakoynumsiyah bir çelenk ten uyuşmazlığıdıraşka dair yaratılan her imkankalp kalbe düşüncekinlerden arınan zamandedim: bu an bu eşya bu esrarhangi mısrayla geri verecek banaunutuşun adresiniyürek denen uçsuz ülkeye inat Yom…

Seyhan Kurt * El İlanı

Ne imzasız bölünmüşlüğü arayışınne tenin yüzölçümünden uzayankendini esrarıyla sınayan varoluşununutuşun şiirlebıçakla sözün bilendiğini öğrenen insankulağını dayarimgenin uğultusuna Hiçbir kâr getirmezcebinde sakladığın yüklemzarfını kemirir bir yalan olmuşturiçinin büyüyen noksanı.Yüzünde dilsizleşen deryayamacında ferini yitirmiş hatırgel zaman git zamanyalnızlığını çoğaltırbaşkalarının varlığı Puslu bir deniz gibi kucaklayan gençliğinağır bir…

Seyhan Kurt * Dua

U.için Dilimden kerpetenle sökülen duabende sır sana ihtar Kendisiyle buluşmayı kısa kestiğinden insandöner dönülmeyecek o en başkasınabütün odalar bomboşkapılar sağır acılar tekilayrılık iki ucu keskin yadigarancak ölümle uyutulur Hayat seni tasarlanmış bir arıza yaparsana önceden yürünmüş yollar düştüyse eğerkaç köprüden geçtiğini bilmedenaşk sustururkonuşturmazsabahın tamirhanesinden geçmezgeceden…

Serap Erdoğan * Tılsım

günah aylası bu boynumda dinlenenbir saati almış da işletmişler boyunayitik duraklar geçmiş içimdenkaybolma korkusunda bir ayna kara bir mühürdür gövdede gecearsız güfteler ezberler dururbirer tanrı besler herkes evindeyatak bozan deli su böyle avunur lal bilekler ıslak otlar ve anne sözü;tüm yanlışların panayırı bahçene kurulur yırtmacımdan…

Serap Erdoğan * Pörsüyen

… ankara?yı izmir?e bağlayan devletanıyolu?nda olası tüm kazalara… göndermekle dinmeyecek mektup yırtığı sesimdesessizlik kent çabuğu bir makasladokunsun diye pas hızında diline,içimin bülteninde yüzün koyu bir manşet… ses ?bekleme yapılmaz? haliyledökülünce bir ucundan asfaltaboşlukları iyi değerlendirilmişkağıtlar gibiyim elinde… tersini kullanıyorum susmanındokunmayı tersinden başlatıyorum mektuplarayazarken hep birlikte…

Serap Erdoğan * Alla Turca

perdeleri indir!.. huysuz bir kediye tüylenen bu evibenzetiyoruz guguklu duvar saatlerine bol kırmızı bir eğlenceyi işleyen o duvar halısı;acelesiz uyandığım sabahlardagözlerinle yeniden gittiğim hatlarını… eksik ayın on dördü gibitastamam bir nişan değiyar elimize tümünün gözleri sahnedebilekleri dehşet beyaz, şalı püsküllüetekleri sayısız bükümlü rakkasede… yüzüğüm gülüşüme…

Sabri Altınel * Dünyayı Alıyor Sevginin Ağırlığı

Yarı gecenin içinde eteklerinde dünyanınAy ışığı vurmuş kumaBunca deneyler bunca alın terleriGeçiyor ölümün ötesine insanBir sonsuzluk sofrası gibi açılır doğa Öfkeyi ve çamuru al burdan ey geleceğin insanıUmutlar söz vermeler günün karnındaİyi bir ışık iniyor sessizce uyuyan denizeKorkuyu ve ikiyüzlülüğü alAcı soğanı ve taşı Toprakta…

Sabri Altınel * Kan

Çıt yok koskoca ovadaYapayalnız üzümler tütünler Bağ evine vermiş sırtınıKurtuluş savaşından bir efeGörmüyorum ama sesini duyuyorumYaralı sazı elinde Toprağa sızıyor kan Manisada AydındaGelinler güveyler analarÜzüm kurutur güneşteKaranlıkta tütün kırar Toprağa sızıyor kanGüneş çıkınca kuruyacakZaman ne çabuk geçerHayat göz açıp kapamak Toprağa sızıyor kan

Pelin Onay * Aşk Beklemektir

satırların ulaştı sevgilimyanlışlıkla dudaklarını da eklemişsin,konuşuyorlardıiyi olduğunu söylediler banagüldüğünügülümseyen hüznünübir tek sorunun varmış,o da özlem.. sen üzülme sevgilimyolların paçasını kısaltıyorumsöküklerini dikiyorumütüsünü de sürünce üstüne,tez elden yüreğindeyim sende biliyorsun kiaşk sabıraşk umutaşk beklemekbeklemeye değdiğini bilerek..

Pelin Onay * Aşk-ı Lal

I ateşe koşan kelebekler gibi koştum sanatüm şehir gördü beni,bir tek sen görmedin II şiir kokan ellerimi tuttunbedenimdeki arzuyla seviştintörpüledin korkularımıgözlerimin kahvesinden içtinhatırlıyor musun..?sevdiğin o kadın bendim III Rabih dinlemiyorum artık../..heyecanlarını anımsatıyorEzginin Günlüğü../..beni sevdiğin günleriDüş Sokağı../..sevişmelerimizibenim için sen dinle,temizlensin kırgınlıklarımın acıyan gülüşleri IV ah more!../..bilmiyorumben…

Özlem Tezcan Dertsiz * Ay Tınıları

ilkdördünpijama giymiş gece açarken kollarını“elim sende” oynatırdı yıldızlariç savaş uzaktaydı, aşk, şarap,gözyaşı.dut lekeli ağzımda, özgür mor uçurtmalar biraz daha `penceredenayabakançocuk` kalsaydım hilalyarı açık bir kapıdan süzülüp sezdirmedenyazıldım, kimseye sıra gelmeyen o kuyruğadönüşü ararken düştüm, sendeledi kalbimtakıldım, papatyalar saçan bir ıslığa biraz daha `aşkbulaşmışdüşlerimi` telâşla anlatsaydım…

Özcan Öztürk * Buzlu Cam

lalezar gülücüklü buzlu camdan süzülen,tarifsiz acı.yüreğimi kazı ezbere.yüzümdeki ayaz ne zaman diner;görüneno ki.hevesle çoğaldım çoğalan yerime.sen ömrümü azaltan yüzlerce gurbet sordum;sancım var,hevesle yol ettim,uzak acıyı.boşaltılmış köylerde aşkın delisi oldum;inmedi dağdan yaralı bilincim in tayı.mumyanın lanetiyle gömülen.buz tutan dil;kanser.ustura,kestim çok uluslu uzvumu.tuzladım yaramı kem gözlü ejderhadan…

Özlem Sezer * An

ellerimi al, hem de hepsiniyün eğiren, yaprak toplayançamur bedenlerin üzerinde dolaşıpırmaklarda boğulan ellerimigözümü kapatsam yağmur yüklü bulutsunaçacak olsam… göz bebeklerimin içine alıp seviyorum sesiniuykulu bir yıldız geçiyor önümdengökyüzünde iki buruk kanat izi aşk mı, an mı, sen mi?

Nilay Özer * Manolya

Çengelköylü İlya Çarligis?e ve Mıgırdiç Margosyan?a kaçak yolcularısınız sanki hayatınbeklediğiniz hep yanlış durakişler kesat bir agora indiğinizhangi kapıyı çalsanız üç günlük misafir karşılamasıoysa yerleşik sevdalara göredir insangöğsünüzde kutsanmış bir ülke gibi duranyüreğiniz kocaman bembeyaz bir manolyalimonlu çay kokusuyla serinletir anıları miras kalmış acılar eşyaların yüzündeyüzünüzde…

Nesrin Kültür Kiraz * Nefes

Sevinçle topladım sesini.Yukarısı, kış dönümü ayaz.İpek mi ateşe suyun diyeti?Ah, kırılmıyor rengin belleği. Otur şöyle karşıma,neşe değildir mutluluk.Bir çaputa söz kesmiş dilsiz nar ağacı,ipliği umut. Gün yorgunu sürmegözden ayrılır.Leylağın filizidir sümbül, saçınasuzinak ilkbahar doladığım. Kırılmaz parçası eksiğin teni. Şahit ol;Kurşun değmemiş diz bilmiyor mihrap.Buzun ateşe…

Nesrin Kültür Kiraz * Orbita

Şimdisi ölmez zamanın.Yangındır ten yarası.Üşütür dağı güneş,suya dönen kar.Değişimdir halden halegeçen alem. Çok haneli sayılarakurulan kara oba çadırı.Hanidir söz ağza düşmüş, hanidirketen ipeğe yenik. Ara üzerimi, çıkar bir yerden mutluluk. Levhalara çarpıyorum.Levhalar içimden iç yazıyorsesime sararıyor zaman.Misisipi'ye düşsem Fırat'tan çıkar cesedim. Dokun yüzüme, parlar bir…

Mustafa Fırat * Hasret

kucağımda harmanlar ve ateş böceklerigibi uçtu üzerimden bütün ayrılıklarelimdeki kalemim vurduğum dizelere sırdaştırgeçti ve yazıldı göğe o eski zamanlar hangi merhem en iyi ilaçtıbir kanayan bir duran bu tarifsiz yaramagöğsüm ki kuşların konakladığıbir kadavradan bihaber boyandı kızıla yerim de yurdum da unutulandır artıkbakışlarım yalnızca dilek…

Kara Suyu * Mustafa Ergin Kılıç

yere yatak yapmış yapraklarsevişiyoruz sonbaharıçıt yok sessizıslığıyla boğan rüzgarlarbiz öpüşürken yer değiştirmeyi bırakmış bulutlaro kadar durmuşuz kibirbirimizde ya akarsam diyedüşünüyor nehir seni içerkenkanat dahi çırpmıyorkuşlar ölüm dahi dokunmuyorey su Şiiri Özlüyorum / 2010

Gevrek Hali * Mustafa Ergin Kılıç

yanakların büyüttü göz yaşımıomuz başın sildi alnımdaki yanlışısera ılımanı aklıma sara yaratılışın bakışlarının gevreğinden kırdımküstü tüm ekmekler sesinin gevreğimden kırdımmakam değiştirdi mevsimler gemilerini karaya sularını yarayabağışlamış limanım çekerken ay gövdesini denizdenbir ürperti kaldıve geçmedive geçmedi Gam Kuşağı / Şiirden 2008

İlker İşgören * Kum Kalesi

Bir kuşla öpüştüm, menekşe kokuyordu ağzıKelebekleri güldürdüm, zamanı durduruıp Suyla örttüm yapraklarıAğaçlar şıkırdadıkça resim yaptım Erken kalkan düşleri gördüm çocuklardaGöğe dondurma bulaştırarak Birden hepsiHüzünlerini kuma karıştırdıBabalarına göstermek için kalelerini Bir parkta dünyayı yıkadım sonra Dize Mart 2006

1 3 4 5 6 7 27