Darb-ı Mesel

Meydana gelen bir durumu, olayı bir örnekle anlatmakta kullanılan kalıplaşmış, anlamlı sözler. Durûb-ı emsâl diye de bilinir.

DelÂlet

Söz ile anlam arasındaki bağlantı. Bir sözcüğün okunduğu ya da söylendiği zaman beyinde canlandırdığı anlam. İki başlıkta incelenir:Sözle alakalı olmayan delâlet (gayr-i lafzi delâlet): Bu da ikiye ayrılır:Delâlet-i vaz?iyye: Sözcükle anlamı arasında sözle ilgili olmayan çağrışıma dayalı bir bağlantı vardır. Şemsiyenin yağmuru anımsatması gibi.Delâlet-i akliye:…

Çapraz Kafiye

Dörder mısralı bendlerle kurulan nazım şekli. Her dörtlüğün tek sayılı dizeleri ile çift sayılı dizeleri kendi aralarında kafiyelidir. Dörtlük sayısı sınırlı değildir. Her tür konuya uygun olduğu için çok kullanılır. Çaprazlama da denir. Örneğin:Hâfız?ın kabri olan bahçede bir gül varmışYeniden her gün açarmış kanayan rengiyleGece,…

Cönk

Halk edebiyatı ürünlerinin yazıldığı defterler. Bir tür antoloji sayılırlar ve yazarlarının kim olduğu çoğu zaman bilinmez.

CezÂlet

Söyleyişleri kulağa sert gelen sözcükleri tanımlar. Uyumu konuya göre ayarlayan önemli bir anlatım şekli. Örneğin, sanatçı şiddet, büyüklük, vakar, ölüm, korku, savaş gibi konuları anlatırken ya da işlerken, sözcükleri de anlattığı konuya uygun düşecek kalın sesliler arasından seçer. Savaşı anlatırken çekâçâk, gülbank gibi sözcüklerin kullanılması…

BedÎ

Sözü, kulağa hoş gelecek ve ruha heyecan verecek şekilde güzelleştirme yollarını gösteren bilim. İlm-i bedî de denir. Bu isim altında toplanan sanatlar iki gruba ayrılır:Sözle ilgili sanatlar (Sanayi-i lafziye): Cinas, iştikak, seci, kalp, tedvir, aks, teddil, tasri, tarsi gibi.Anlamla ilgili sanatlar (Sanayi-i mâneviye): İlhan, tevriye,…

BerÂat-ı İstihsal

Sözün başında eserde anlatılanları belirten sözcük ya da söyleyişler. Berâat üstün gelmek, istihsal yeni ayın görünmesi, yağmurun yağması, çocuğun doğarken çığlık atması anlamlarına gelir. Bu edebi sanata hüsn-i ibtida adı da verilir. Amaca iki yolla ulaşılır. Bir ilişki kurularak ya da ilişki kurulmadan. İlişki kurulmasına…

Birlik * Muhsin Durucan

Aynı köy doğumluyduk Birlikte aldık aynı havayı Birlikte soluk soluk Birlikte tattık acıyı da çileyi de Aynı güneşte ısındık Aynı ay ışığında oynaştık Kardeşim seninle. Bayram geldi kucaklaştık Ölü başında ağlaştık birlikte Birlikte üzümünü yedik aynı bağın Tarlasında birlikte hasat yaptık Çilekeş Anadolu'nun. Sıladan ayrıldığımız…

Güzel Türkçem * Muhsin Durucan

Güzel Türkçem, tatlı dilim Ağız tadı, bal şekerim. Düşüncemdir ilmek ilmek Ak kâğıtta sergilemek. Anadilim, sıcaklığım Sesim, özüm, yüz aklığım. Kırda çiçek, kitapta söz Petek petek damlayan öz. Salkım salkım üzüm bağım Elmam, ayvam, şirin narım. Şiir şiir kitaplığım Simge simge al bayrağım. Güzel Türkçem…

Biladiye

Beldeleri konu edinen edebi eserler. Sanatçılar gördükleri, gezdikleri, sevdikleri ya da görmek istedikleri beldeleri nazım ya da nesir şeklinde anlatır. Divan edebiyatında Ferdi, Derviş Ömer Efendi gibi şairlerin biladiyeleri vardır.

Basitname

Divan edebiyatında yalın Türkçe ile yazılmış gazeller. Bunlara Türkî-i basit gazel de denir. Basitnamelerde Arapça ve Farsça sözcüklerle tamlamalar çok azdır. Örneğin: Düşdi bu gönlüm sana hey sevdüğümN?ola yakışsan bana hey sevdüğüm Çün seve geldi seve gider seniBu gönül önden sona hey sevdüğüm Ayruluk derdi…

Balad

Üç uzun bir kısa bendden oluşan Batı edebiyatı nazım türü. Uzun bendlerin dize sayısı 6-10 arasında değişir. Kısa bend ise 4-5 dizedir. Bu bend tanrıya, krala, prense ithaf bendidir. Her bendin sonundaki mısra bir tür nakarattır. Masal ve hikaye niteliğindeki bendleri ele alıp işleyen, kısa…

Berceste

Öz, güzel, latif, ince anlamlı, kolayca hatırlanan, yapısı sağlam dize ya da beyit. Dize için daha çok mısra-ı berceste, beyit için de beyt-i berceste tanımlamaları kullanılır. Genel anlamda bir şiirdeki en güzel dize ya da beyit de denebilir. Bazı berceste örnekleri:

Berdar

Asılmış, darağacına çekilmiş. Divan ve tasavvuf edebiyatında sevgilinin saçlarına vurulan ?âşık?ı tanımlamak için kullanılır. Örneğin: Ayağı yire mi basar zülfine ber-dâr olanunZevk ü şevk ile virür cân ü seri döne döneNecati Dâr olam gerdâr olam ber-dâr olam mansûr olamYunus Emre

Pathe Sinemamsı – İstanbul

Pathe Sineması, İstanbul'daki ilk yerleşik ve sürekli sinema salonu.1908'de Sigmund Weinberg tarafından Tepebaşı'nda (bugünkü TRT Tepebaşı stüdyoları) açıldı. Pathe Sineması, 1916'da Belediye, 1918'de Amphi (Amfi), 1924'te Asri Sineması, 1941'de Ses Sineması adlarını alarak uzun süre sinema salonu olarak kullanıldı. Daha sonra Şehir Tiyatroları Komedi Bölümü…

Bezm

Sohbet, muhabbet, içki meclisi. Daha çok divan edebiyatında kullanılır. Tamlamalar halindedir. Örneğin bezm-i nûşânûş durmadan içilen meclis demektir. Bezm-i vüslat kavuşma meclisidir. Bezm-i muhabbet aşk meclisidir. Bezm-i mey içki meclisidir. Tasavvuf edebiyatında bezm-i elest şekli kullanılır. Başlangıcı olmayan zaman demektir.

Emek Sineması – İstanbul

Emek Sineması, Cumhuriyet dönemi?nin en eski sinema salonu.Tarihi1924 yılında Beyoğlu Yeşilçam Sokak'ta Melek Sineması adıyla açıldı. İsmini perdenin iki yanında yer alan Art Nouveau tarzı melek heykellerinden almıştı. Tarihi kimliği, Barok ve Rokoko bezeli yaldızlı tavan ve duvarları, 875 kişilik salonu ve tarihi geçmişi ile…

Elhamra Sineması – İzmir

Elhamra Sineması (İzmir Milli Sineması ya da Milli Sinema), İzmir'in Konak ilçesi Milli Kütüphane Caddesi'nde bulunan tarihi bir sinemadır.Sinema, 1912'de kurulan İzmir Milli Kütüphanesi'ne maddi kaynak sağlamak için kurulmuştur. 1926 yılında açılan sinemanın mimarı Neo-Klasik Türk mimarisinin öncülerinden Mimar Tahsin Sermet Bey'dir. Dünyanın ilk sesli…

Atlas Sineması – İstanbul

Atlas Sineması, İstiklal Caddesi üzerinde adını verdiği Atlas Pasajı?nda bulunan, aynı zamanda İstanbul?un en büyük ve tarihi sinemalarından birisidir.Yakın dönemde yenilenen Atlas sineması, 1870'deki Büyük İstanbul Yangınından sonra Sultan Abdülaziz zamanında Ermeni işadamı Agop Köçeyan tarafından kışlık ev olarak kullanılmak üzere yaptırılmış. Taş ve dökme…