AKSAKAL'CA
27.12.2012 / 00:00
Yeni bir yıl, yeni ümitler demek istiyorum. Yanı başımızda savaş çığlıkları süre giderken masum insanlar öldürülürken, ister istemez karamsarlık çöküyor yüreğime.
Şairin dediği gibi:
Hava kurşun gibi ağır
Bağır
Bağır
Bağırıyorum
Koşun kurşun eritmeye çağırıyorum.
Ah tüm kurşunlar eritilse de barış yok edilmese.
Yeni bir yıl, umut demek istiyorum; ama ?hava kurşun gibi ağır? üşüyorum.
Yeni bir yıl özgürlük diyorum; ama ?hava kurşun gibi ağır? kafes ardından ey özgürlük ezgisi söyleyenleri görüyorum.
Yeni bir yıl mutluluk diyorum; ama ?hava kurşun gibi ağır? umudunu yitirmiş insanları görüyorum.
Yeni bir yıl, çocuk kahkahaları ile dolsun, diyorum; ama dudaklarında gülümsemeler donmuş çocukları görüyorum.
Yeni bir yıl sevinçle dolsun, diyorum; ama sevinç ne diyen anneleri görüyorum.
DOLSUN
DOLSUN
DOL
SUN
Derken kelebekler doluyor etrafıma. Ömrü bir gün olan kelebekler. Uçuşuyorlar oradan oraya. Sevgiyi yanıbaşıma bırakıp uçup gidiyorlar.
Sahi yeni bir yıl sevgi olsa diyorum.
SEV/Gİ
Kesintiye uğramayan bir SEVGİ.
Sevgi ne diyorum bu kez.
Goethe diyor ki:
BEN BİR BARIŞ ÇOCUĞUYUM
VE KENDİ KENDİMLE BARIŞ
YAPTIĞIM İÇİN, BÜTÜN DÜNYA
İÇİN DE BARIŞ İSTİYORUM.
Bu kez Yunus geliyor yanı başıma koca Yunus diyor ki:
SEVELİM SEVİLELİM.
*
Karamsar olsak da, üzüntülü olsak da yüreğimizde durmadan yanan bir yıldız var. O yıldız umut yıldızıdır. Yeter ki umudumuzu yitirmeyelim.
Yeni bir yıl tüm dünyaya esenlikler getirsin.