Somut Olmayan Kültürel Miras

Mesir haftası içersinde , Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Eğitim Genel Müdürlüğü ile birlikte, Mesir komitesi tarafından düzenlenen bir çalıştay vardı. Kültür Müdürlüğü her zaman inceliğini göstererek, bu çalıştaya beni de davet etti.
Çalıştayın ana hattı şuydu:
“Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması”
Türkiye, 17 Ekim 2003 tarihli 32. Genel Kurulu'nda “Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması ” sözleşmesine imza atmış.
Bu sözleşmenin içinde, topluluklar, gruplar ve bireylerde yer alırken, kültürel mirasın temsili listesi sürekli güncelleştiriliyormuş.
Bakanlık, sözlü geleneklerden tutunda, gösteri sanatları, doğa ve evrenle ilgili uygulamalar, el sanatları, halk hekimliği, mistiki olaylar…incelerken, Mesir olgusunu da gündeme almış.
Mesir, Manisa'nın günlük yaşamını değiştiren ve yüzyıllardır kutlanan bir şenlik.
Çalıştayda, Bakanlık Genel Müdürü, Mesir'in de Unesco'ya bildirileceğini söyleyerek, bir yıldır çalışma yaptıklarını söyledi. Böyle güzel bir çalışmaya biz Manisalıların da destek vermesi gerekir. Toplantıya katılanlar, düşüncelerini söylerken, eksikliklerde ortaya çıktı. Eksiklikler yazılarak envantere konuldu. Mesir'i şenliğin dışında, tıbbi açıdan ele almakta yarar vardır. Bu gün Mesir'in içinde bulunan 41 baharat konuluyor mu bilmiyorum. Konuluyorsa Mesir saçılırken ve satılırken 41 baharatın ne gibi yararları olduğunu tek tek yazmak gerekir.
Tarihe doğru yolculuk yaparsak, Mesir macununun da tarihin derinliklerinden geldiğini görürüz. Bu macun zamanla değişik mana kazanmıştır. Temelde aslında Mezepotamya, Hind, Mısır Medeniyetleri buna alt yapı görevini görmüştür. Bu suretle, binlerce yıldan beri tabakalanan adetler bu günkü kültürün üstüne konmuş katları teşkil etmiştir.
Mesir ismininin de Merkez Efendi tarafından verilmiş bir ad olduğunu araştırmacılar söylemektedir. Mesiri bizler folklorik olarak da ele almamız gerekir. Mesir kültürümüze, manevi hayatımıza girmiştir. Bu olguyu milli servet gözüyle bakmamız gerekir. Bu nedenle Kültür Bakanlığı, Mesir'in kültürel miras listesine alınması için Manisa'ya gelerek bu çalıştayı düzenlemiştir.
Mesir Bayramı, Mesir Macunu, Manisa Darüşşifa, Merkez Efendi, 21 Mart Nevruz günü birbirleriyle kaynaşmış durumdadır.
Eskiden İzmir'den, Manisa'ya Mesir için özel trenler kalkarmış. Bu tren Manisa'dan, İzmir'e giderken, Karşıyaka istasyonunda halka mesir saçılırmış. Buna Mesir dönüşü denilirmiş.Ayrıca gönüllü delikanlılar hastanelere gidip hastalara mesir verirmiş, iyileşmeleri için.
Dilerim Mesir tıbbi ve şenlik açısından dünyada yerini alarak, Manisa ismi uluslararası arenada yerini alır….