Sokaktaki Tehlike: Kistik Ekinokokkoz * Ülgen Zeki Ok

Mayıs 20th, 2012
Köpeklerin dışkısıyla insana bulaşan ve Türkiye?de her 200-250 insandan birinin yakalandığı ?Kistik Ekinokokkoz (Kist Hidatik)? enfeksiyonuna dikkat çekmek için Manisa?da bir sempozyum düzenledik, geçtiğimiz hafta.
Katılan çok sayıdaki tıp doktoru ve veteriner hekimin ortak görüşü Kistik Ekinokokkoz?un Türkiye?de en önemli halk sağlığı sorunlarından biri olduğu; enfeksiyonla mücadelenin son derece yetersiz kaldığı; kulaklarına boncuk takılarak salınan köpeklerinin enfeksiyonu yaymaya devam ettikleri; özellikle Kurban Bayramı ve adak gibi nedenlerle denetimsiz hayvan kesimlerinin enfeksiyonla mücadelede sorun yarattığı yönünde?
Manisa?da her 675 ilköğretim öğrencisinden birinde saptadık, bu enfeksiyonu? Elazığ?da aynı oran 1/500. Bu kadar yaygın ve tehlikeli olmasına karşın eğitim düzeyi yüksek olan insanlarımızın bile enfeksiyon konusunda bilgisi çok sınırlı. Yanlış olan yaygın inanış, enfeksiyonun köpek tüyü yutulmasıyla bulaştığı şeklinde?
Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi?nden Prof. Dr. Bayram Şenlik özellikle çocuklarımızı enfeksiyondan korumak için, sahipli sahipsiz tüm köpeklere iki ayda bir (üç veya dört değil) ?prazikuantel? içeren parazit öldürücü ilaç (parazit aşısı terimi yanlış) vermemiz ve köpeğin dışkısını birkaç gün boyunca imha etmemiz gerektiğini söyledi.
Sokak köpeği sayısının artmasına yol açan ?5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu?ndaki ?Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.? ifadesinin değişmesi gerektiği konusunda neredeyse herkes hemfikir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı?ndan Doç. Dr. Gülay Vural gibi bazı yetkililer, enfeksiyonla mücadele için, gelişmiş ülkelerdeki gibi hiç sokak köpeği olmaması gerektiğini savunurken, benim önerim öncelikle ?barınak koşullarını geliştirerek bir standart oluşturmak?, ardından ?barınaktaki köpeklerin, insanlarla geçimi çok iyi en çok yüzde 10?unun, iki ayda bir parazit öldürücü ilaç verilmesi koşuluyla, ortama bırakılmaları? şeklinde oldu.
Yasal düzenlemelerde var olan, ancak nedense uygulanmayan ?köpek sahiplerinin hayvanlarının yarattıkları çevre kirliliğini önleme, yani dışkılarını toplayıp çöpe atma? gibi zorunlulukların uygulanabilmesi için tıpkı sigara kanununda olduğu gibi denetleme, şikayet ve ceza mekanizmalarını kurmak gerekli. ?Tüm sahipli köpeklerin sırt derilerinin altına mikroçip takma? zorunluluğu sonrasında, sahipli hayvanlarını sokağa bırakanlara yüksek para cezası yaptırımı da getirilmeli.
Sempozyumun en renkli oturumunda, dünya çapındaki üç bilim insanı, genel cerrah Prof. Dr. İskender Sayek, radyolog Prof. Dr. Okan Akhan ve parazitolog Prof. Dr. Metin Korkmaz?ın tedavi seçenekleri konusundaki esprili atışmaları görülmeye değerdi. Sempozyumda konuşan Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Özlem Tünger, Prof. Dr. Nogay Girginkardeşler, Prof. Dr. Gökhan Pekindil, Prof. Dr. Erhun Kasırga, Doç. Dr. Ali Ahmet Kilimcioğlu, Doç. Dr. Ayşın Şakar Coşkun, Yrd. Doç. Dr. Yusuf Kurtuluş Duransoy ve Yrd. Doç. Dr. M. Sadık Yaldız?ın başarıları ile gurur duydum. Sağlık Bakanlığı?ndan Doç. Dr. Ayşegül Taylan Özkan ve Vet. Hek. Halil İbrahim Köşker ile Dokuz Eylül Tıp Fakültesinden Prof. Dr. Şerefettin Canda ve Doç. Dr. Tonay İnceboz?un sunuları da çok başarılıydı. Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi?nden Yrd. Doç. Dr. Emre Cumalıoğlu da farklı bir bakış açısı kazandırdı, bizlere.
Sempozyum başkanı olarak, sempozyumu düzenleyen Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti ve Türkiye Parazitoloji Derneklerinin Başkanları Prof. Dr. Nezahat Gürler ve Prof. Dr. Mehmet Ali Özcel?e; sempozyumu destekleyen Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli?ye, Manisa Belediye Başkanı Cengiz Ergün?e, Manisa Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Semin Ayhan?a, Manisa ve İzmir Veteriner Hekimler Oda Başkanları Hasan Eryılmaz ve Suat Çelikel?e, tüm katılımcılara ve sponsorlarımıza çok teşekkür ederim.

Haftanın sözü: ?Biz hem kurtların doymasını, hem de koyunların sağ kalmasını istiyoruz.? (Tolstoy)