Selahattin Şimşek

Kimi değerler, belleklerden kolayca silinemez. Gösterişsiz bir çiftçi çocuğu olan Selahattin Şimşek, bunlardan birisidir. Pazarviran Köy Enstitüsü'nü bitirince (1944) Sivas ilinin Gemerek ilçesinin Dendil köyünde uzun süre öğretmenlik görevini yürütür. Askerlik sonrası Tekmen köyünde çalışır ve daha sonra Gemerek ilçesine verilir. Gazi Eğitim Enstitüsü Pedagoji Bölümü'nde yüksek öğrenimini yapar. Hakkari iline ilköğretim müfettişi olarak atanır.
Günün koşullarına göre at üstünde Oramar köyü ilkokuluna teftişe giderken Zap nehrinin soğuk sularında boğulur ve otuz iki yaşında yaşamını yitirir. (03 Mayıs 1960). Cesedi bile bulunamaz. Hatta ölümünün de gizemli olduğu söylenmektedir.
İdealistliğine koşut yazarlık yönü de güçlü olan Selahattin Şimşek, köy enstitülü yazarların önde gelenlerindendir. Yeni Ufuklar, Eğitim Yolu, Köy ve Eğitim, Yücel, Demet, Varlık, Pazar Postası, Cumhuriyet, Yenilik gibi gazete ve dergilerde yazar. ?Suskanlar? başlığını taşıyan son yazısı Varlık dergisinde yayımlanır.(01.05.1960). Selahattin Şimşek?ten geriye iki yapıt kalır: Hakkari Dedikleri (Köy, kasaba, yol yazıları, 1960) ve Köylü Oktay (Çocuk romanı, 1961).
***
Dünden bugüne köylümüzün sürdürdükleri yaşamın iyi koşullarda geçmediği bilinen bir gerçektir. Çilekeş köylülerimizi, kızgın güneş altında ter dökerek ve yağmurda karda titreyerek amaçları üretmek olan o iyi insanları hiç düşündüğünüz oldu mu?
Bu yüzden ülkemizde köy ülküsü doğmuştur. Köylüyü daha iyi, daha uygar bir yaşamaya kavuşturmak isteyenlerin ülküsü… Köycü Oktay, bunlardan biri. Köy sevgisiyle neler yapıldığını anlatan bir yapıt.
Selahattin Şimşek; o ülküye gönül vermiş bir köycü idi ve ülküsü uğrunda Hakkari'nin Zap suyuna düşerek boğuldu. (Kim bilir belki de öldürüldü!) Köycü Oktay?ı doyumsuz tadında okurken onu yazan temiz yürekli öğretmeni trajik duygularla anımsarsınız. Ne ki o artık köydeki çocuklara ?Günaydınlar!? diyemeyecek.
Şimdilerde gönüllerimizin eğitim anıtı olan görev şehidi eğitimciyi Başaran?ın dizelerinde analım:

Şimdi Hakkari Oromar Selahattin
Yarım kalmış öyküler, romanlar Selahattin
Aydınlığa, mutluluğa yıllar Selahattin
Ben heykel yapmasını bilmem
O Zap suyu neler ettin.”
***
Muhsin DURUCAN