Salihli Şiir İkindileri

26 Kasım 2011 tarihinde dostlarımla Salihli?deydim. 1985 yılından beri Salihli Belediyesi tarafından düzenlenen ?Şiir İkindileri? nin 46. sı yapılıyordu. Bir yerel yönetim Ege?nin verimli, antik topraklarında en uzun soluklu şiir etkinliğini gerçekleştiriyordu. Kurumsallaşan, gelenekselleşen sanatsal-kültürel buluşmaya imza atıyordu. Her şiir ikindisinde olduğu gibi giriş masalarında etkinliğin tüm şiirlerini içeren ?İZ? Kitap olarak da hazırdı. Salihli Belediye Başkanı Sayın Mustafa Uğur Okay ülkede sanat, kültüre karşı bakışın olumsuzlaştığı bir dönemde arkadaşlarıyla beraber sorumlu, demokrat bir duyarlılıkla şiir ikindilerine imza atıyordu. Bu çok önemli etkinliğin merkezinde, örgütlenmesinde Balçova Belediyesi Kültür Müdürü arkadaşım şair Tuğrul Keskin var. Salihli için ?Şiirin Başkenti? tanımlamasını yapıyordu. Yaklaşık bir ay önce için telefonda yenice Muğla damadı olmanın telaşı ile ?Molaca? konuşmaya çabalayarak ?Kemal Abe, Salihli?deki şiir ikindilerinde Can Yücel ile ilgili görsel bir sunum yapıveri misin?? dedi. Severek kabul ettim. Can Yücel?in kızı arkadaşım Güzel Yücel ile birlikte 25 dakika ?Can Yücel Özel Bölümü? bizlere ayrılmıştı. Etkinlikte bu yıl ki mitolojide ?Bağ Bozumu Tanrısı? anlamına gelen Dionysos Onur Ödülü toplumcu şair Nihat Behram?a ve ilk kez verilen Emek Ödülü de yılların tiyatro sanatçısı Rutkay Aziz?e verilecekti. Etkinliğe şiirlerini sunmak için davet edilen şairler ise Altay Ömer Erdoğan, Arife Kalender, Aslıhan Tüylüoğlu, Leyla Şahin, Muzaffer Kale, Tozan Alkan, Turgay Fişekçi ve Mehmet Girgin idi. Aralarda da Salihlili gençler şairlerin şiirlerinden bölümler okuyorlardı. Belediye Şehir Tiyatro Salonu tıklım tıklımdı. Sahne sonbahar yapraklarıyla donatılmıştı. Salon ve sahne aksesuarlarıyla şiir dinletisine hazırdı. Ege?nin her tarafından şiir severler vardı. Salihli Belediyesi bu etkinlik için İzmir?den ücretsiz otobüsler kaldırmıştı.
İlk bölümde editör Tuğrul Keskin ve Salihli Belediye Başkanı Mustafa Uğur Okay?ın açılış konuşmaları vardı. Okay konuşmasında son aylarda yaşanan olumsuzluklara dikkat çekerek konuşmasında özellikle ?Cumhuriyet, Aydınlanma ve Mustafa Kemal? vurgusunu öne çıkardı. Daha sonra konuk şair dostlarımız kendi şiirlerini sundular. Yarım saatlik aradan sonra gitarıyla Haluk Çetin, Güzel Yücel ile beraber sahnedeydik. Güzel Yücel, Datça?da babasının mezarına yapılan saldırı ve babasıyla ilgili anlattığı anılar sonunda babasın yazdığı ?Dinar yolunda Devrilen Bir Fordun Şöför Ahmet İçin Yaktığı Ağıtı? şiirini okudu. Bu şiiri ilk kez duyuyordum. İnsana, sokağa, hayata dokunan, can veren şiir ?Ah Ahmet ah sana söylediler de/Yollar bozuk Dinar üstünden gitme diye/Hani köprülerde yavaşlayacaktın/Deli bozuk bir uçurtmaydın Ahmet/Takıldın tellere sonunda/İttin, ursuzdun, orospu çocuğuydun/Esrar boyalı ispirto eroin/Çirkefliğin daniskası sende/Bir gün tatlı bir sözünü mü işittim/Bari kırk yılın başında bir/Bu da senin diye bir çift lastik alsan/Biliyorum tapondum Forttum 45 modeliydim/Lakin ellerine yangındım Ahmet/Ah domuz ah nasıl da karıştırırdın ötemi berimi/Sevgi derdim de sana dinletemezdim/Aklın hep yollu karılarda/Sevgi bir uğraştır derdim sana/Taksicilik parçacılık gibi/Her şeye razıydım sırf anlayasın diye/Nemene şeydir sevgi/Gözüme bir kız da kestirmiştim/Müftülerin Nazmiye/Handiyse yapacaktım aramızı/Sizi çamlıklara götürecektim/Yeşil halılarımı serecektim altınıza/Bilirim ne allahın gazabı olduğunu/Tam kızla hır çıkaracağın zaman/Göğün mavisini göstertecektim sana/Her şeye razıydım sırf anlayasın diye/Nemene şeydir sevgi/Böyle bok yoluna gidecektin madem/Bari ben çiğneyeydim seni? dizeleriyle salonu alkışa boğuyordu. Güzel Yücel sonrası söz aldığımda hazırladığım slaytlar ekrana yansırken 1926 yılında Hasan Ali Yücel?in ikizleri Can ve Canan için yazdığı ?Çocuklarımın Nefesi? adlı şiiri ve Can Yücel?in kendi çocukları için yazdığı ?Güzel?e, Küçük kızım Su?ya ve Yeni Hasan?a Yolluk? şiirleriyle Yücel ailesindeki çocuklarına şiir yazmak geleneği ile sözlerime başladım. Salonda tık yoktu. Can Yücel?in Deniz Gezmiş, Selver Tanilli için yazdığı şiirler ve Cumhuriyet şiirini salonla paylaştık. Adana Cezaevine giderken yazdığı ?Bi sen eksiktin Ayışığı? şiiri ve Can Yücel?ce yaşanmışlıkları aktararak Salihli imecesine katkı verdik.
Etkinliğin bizden sonraki bölümünde tiyatromuzun açık yürekli, demokrat sesi Rutkay Aziz?e ?Emek Ödülü? ve ?Dionysos Onur Ödülü? de şair Nihat Berham'a Başkan Okay tarafından verildi. Rutkay Aziz?in kısa ?Aydınlık Türkiye? mesajı sonrası Nihat Behram Haluk Çetin?in müziğiyle bir şiir resitali verdi. Okuduğu şiirlerinin coşkusunu bedeniyle, yüreği ile adeta sahnede yaşadı. Yaklaşık dört saat süren şiir imecesi bittiğinde izleyicilerin yüzünde şiir tadında tebessümler, çoğalmalar vardı. Alt salonda şairler kitaplarını imzalıyorlardı. Dostlarla beraber etkinlik sonrası Salihli Değirmen Restaurantta Odun Köftesi ve yerel Salihli mutfak kültürü ile tanışırken Salihli Belediyesinin sanata, kültüre şiire duyarlı başkanı Mustafa Uğur Okay?ı, editör arkadaşımız Tuğrul Keskin?i ve Can Baba?yı selamlıyorduk.

Salihli Şiir İkindileri

Türkiye'nin 1985 yılından bu yana süren en uzun soluklu şiir etkinliği olan Salihli Şiir İkindileri'nin 42’ncisi 14 Kasım 2009 günü Salihli’de gerçekleştirildi.
Şair Tuğrul Keskin,”şiirin başkenti” diyor Salihli için.14 Kasım Cumartesi günü şiirin başkentinde yaşandı şiirlerle şairlerin buluşma coşkusu. Şiir neredeyse heyecan, coşku, dostluk orada yaşanıyor. Kuru yapraklarla bezenmiş bir sahnede Şair Sevgili Tuğrul Keskin’in güzel sunumuyla yaşandı şairlerle şiirin ve şiir severlerin buluşması.
Kentinin kültürel dokusunu oluşturması için Salihli Belediye Başkanı çaba gösteriyor. Bu çabasının ürünlerini somut biçimde de alıyor.
Salihli ilçe belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikler, ilk olarak 21 Aralık 1985 tarihinde başlatılmış. 24 yıldır aralıksız olarak yapılan "Salihli Şiir İkindileri"'nde şiir, felsefi ve sanatsal boyutlarıyla ele alınarak irdelenmekte, kimi şiirler şairlerince okunarak etkinliğe ayrı bir hava katılmaktadır. "Dünyanın en uzun soluklu şiir etkinliği" olarak nitelendirilen Salihli Şiir İkindileri'ne bugüne kadar Cemal Safi, Can Yücel, Yılmaz Odabaşı, Cahit Külebi, Arif Karakoç, Nahit Ulvi Akgün, Necati Cumalı, Şükran Kurdakul, Kemal Özer, Gülten Akın, Erdal Alova, Arif Damar, Fikret Hakan, Nihat Behram, Dinçer Sezgin, Haydar Ergülen, Eren Aysan, Mehmet Çetin, Mahsun Doğan, Ülkü Tamer gibi isimler konuk olmuş.
Etkinlik kapsamında düzenlenen "Dionysos Şiir Ödülü" ise, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Aziz Nesin, Melih Cevdet Anday, Cemal Süreya, Ataol Behramoğlu, Ali Yüce, İlhan Berk, Salah Birsel, Metin Demirtaş ve Sunay Akın gibi isimlere verilmiş.

Etkinliğin yayın organı niteliğini taşıyan "İZ " dergisi de yine dopdolu. Salihli Belediye Başkanı Mustafa Uğur Okay'ın başyazısının yer aldığı dergide, ayrıca Salihli'de yaşayan şairlerin şiirleri de yer alıyor. İZ de, ayrıca konuk sanatçıların şiirleri, özgeçmişleri ve şiirleri üstüne yazılarına yer verilmiş.

. Etkinliklerde Ahmet Günbaş, Betül Tarıman, Celal Soycan, Çiğdem Sezer, Mazhar Alphan, Halim Yazıcı, Yücel Kayıran, Ahmet Otman ve Zeynep Uzunbay şiirleri ile yer aldı.

Etkinlik çerçevesinde "Dıonysos Şiir Ödülü", Şair Özdemir İnce'ye sunuldu. Sayın Özdemir İnce,”şiir nedir diye soruyorlar bana. Bilmiyorum ben de. Bilmediğim için habire şiir yazıyorum ya.”diyor sıcak esprili insan sesiyle. Şiir çevirisini yapan şairler için de “tamirci”diyor. Araba tamircisi, elbise tamircisi gibi biz de şiiri tamir ediyoruz başka dillerden çevirirken. Şiir yazan herkesi de dostlukla, yüreklendirerek kucaklıyordu, kötü şair yoktur, en azından çaba gösteriyor, şiir yazıyor; esrar yetişmiyor ya, saygın bir iş yapıyor, diyordu gülümseyen yüzüyle. Şiirlerinden örnekler okuduktan sonra keyifli bir sohbet olanağı da sundu Sayın Özdemir İnce

Yorgun değilim,
seni beklemekten, seni düşlemekten, geçen günlerden,
yeniden başlasam da bir başka yenilgiye.

Yorgun değilim,
ne aşktan, ne dostluktan, ne de ölümden,
geceye gözlerimi açarak bakıyorum.

Yorgun değilim,
ne acıdan, ne umuttan, ne de korkudan,
sonbaharla birlikte kazıya başlıyorum.

Yorgun değilim,
ne geçmişten, ne şimdiden, ne de gelecekten;
bir yalnızlığım vardı, gittikçe aşıyorum.
Dizelerinin şairini dinledikten sonra yorgun, umutsuz olmak mümkün mü?
AYDINLANMA IŞIĞI MANİSADA’YDI
15 Kasım Pazar günü Manisa Birlik Barış Alanında “Köy Enstitülerinden Günümüze Eğitimde Neler Değişti?”konulu panel gerçekleşti. Paneli 9 Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi YKKED Gen BŞK. Prof.Dr. Kemal Kocabaş yönetti, Sayın Kocabaş, sakin, heyecanlı, inançlı sesiyle sekiz yıllık derneğin kuruluşundan günümüze yaptığı faaliyetlerle ilgili bir sunum yaptı. Eğitime ve insana yönelik aydın sorumluluğuyla, Köy Enstitüleri aydınlanmasının yeni kuşak eğitimcilerine aktarılmasındaki önemini anlatan Kocabaş, yeni yapılanmanın Manisa eğitimine önemli katkı sağlayacağını vurguladı.
Panelist Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimler Fakültesi Öğretim Görevlisi Binnur Yeşilyaprak; Köy Enstitülü bir baba ve annenin hem kendi yaşamına kattıklarını paylaşırken, hem de bunun eğitimcilik yaşamına getirilerini değerlendirdi. Arifiye Köy Enstitülü Annemle – Damla Söyleşiler isimli yeni kitabında annesinin kitapla ilgili röportaja başlamadan önce depresyonda olduğunu, bu çalışmanın yeni kuşaklar tarafından faydalanılacağı düşüncesi ile depresyondan çıktığını, Köy Enstitülü bir öğretmenin üretmeden yaşayamayacağını dile getirdi.
Yine panelistlerden Ankara Ünv. Halk Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim görevlisi Prof.Dr. Meral Uysal ise Köy Enstitüsü mezunu bir eğitimci babanın”Musa Emmi”nin kızı olmanın farkındalığının önce meslek seçimini gerçekleştirdiğini sonra da mesleğini bu terbiye ile sürdürdüğünü ifade etti. Uysal aydınlanma ışığının Yeni kuşak Köy Enstitüleri Derneği ile süreceğini belirtti.
9 Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim görevlisi Prof.Dr. Ayfer Kocabaş ise eğitimdeki sorunun, nitelikli ve sosyal sorumluluk duygusundan yoksun eğitimciler olduğunu vurgulayarak, Yeni kuşak köy enstitüleri derneğinin bu eksiği giderme adına önemli yol kat ettiğinin altını çizdi. Panel Manisa’da yaşayan Köy Enstitülü öğretmenlerin duygu yüklü konuşmaları ile sona erdi.