İzmir Tarih ve Sanat Müzesi * Haydar Aksakal

23.09.2013 / 00:00

Batı Anadolu'nun dünyaya açılan kültür kapısı İzmir'de, Kültür Park içinde Montrö Kapısına yakın İzmir Tarih ve Sanat Müzesi'ni ziyarete gittim. Daha önce Varyanttaki müzede sergilenen, İzmir Agorası'nda bulunan Artemis-Poseidon-Demeter kabartması en çok ilgimi çeken, en güzel örnekler arasında yer alıyordu. Tanrıça Demeter'i farklı bir gözle izliyordum. Demeter, Kral Tantalos'un tanrıları muhteşem Sipylus Dağı'na davet ettiği ziyafet şöleninde, yanlışlıkla Pelops'un omzunu yemişti. Poseidon ise Atlantis medeniyetini ve krallığını kuran tanrıydı…

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Kültür park'ta bulunan eski müze binası ve yanındaki iki bina onarılarak Kültür ve Turizm Bakanlığı'na devredildi. 3,820 m_ kapalı, 9,500 m_ açık alanın yer aldığı İzmir Tarih ve Sanat Müzesi, 2004 yılında İzmir Büyük Şehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina tarafından görkemli bir törenle açıldı.

İzmir Tarih ve Sanat Müzesi 3 ana bölümden oluşmaktadır. Girişin sağında bulunan salonda taş eserler, ortadaki binada seramik eserler, müze müdürlüğünün de bulunduğu soldaki binada kıymetli eserler sergilenmektedir.

Taş Eserler Bölümü'nde, İzmir ve çevresindeki ören yerlerinden getirilen heykeller, kabartmalar ve yazıtlar bulunuyor. İki kattan oluşan bu bölümde; Arkaik, Klasik ve Roma dönemlerine ait heykeltıraşlık ve mimariye bağlı plastik eserler sergilenmektedir. Alt bölümde ise kutsal alanlara dikilen Kore ve Koreos heykelleri yer alır. Müzede, Klasik döneme tarihlenen tek heykeltıraşlık eseri Homeros'a ait olduğu söylenen heykeldir.

Müzede, dikkati çeken Helenistik ve Roma Dönemlerinden çeşitli mezar taşlarının sergilendiği bölüm, Gömü Anıtları Salonu'dur. Salonun ortasındaki küçük odada üç adet Aphrodite heykeli bulunmaktadır. Agora kazılarında ortaya çıkarılan Roma Dönemine ait çeşitli heykel başları ve küçük heykelcikler vitrinlerde yerini almıştır. Helenistik Dönem heykeltıraşlık eserlerinden birisi de Belevi Anıt Mezarı'nda bulunan genç erkek heykelidir.

Roma Dönemine ait seçkin eserler arasında yer alan Nehir Tanrısı Kaistros'u gösteren heykel Efes Vedius Gymnasium'da bulunmuştur.

Zemin katta iki ayrı salon, gladyatör ve olimpiyat oyunlarını görsel şölene dönüştürmüştür.

Antik dönemde organize edilen olimpiyatlarda 2 kez olimpiyat şampiyonu olan İzmirli Boksör Eudokimos'un Mezar Sütunu da müzede ziyaretçilerini bekliyor.

Gladyatör bölümü en ilginç yerlerden birisidir. Gladyatör dövüşçüsü olan kişilere ait steller ve İzmir Metrosu Basmane İstasyonu'nun inşaatı sırasında ortaya çıkarılan yazıtlar bu bölümde sergilenmektedir. Asma katın sağında yer alan Metropolis Salonu'nda, Metropolis kazılarında ortaya çıkarılan çeşitli heykeller dikkat çekiyor.

Teos Dionysos Tapınağı'na ait frizler ile Miletos Tiyatrosu'nun kabartmaları ve çeşitli heykel başları ve adaklar da bu salonda sergileniyor.

Seramik Salonu, zemin kat ve bir asma kattan oluşuyor. Giriş bölümüne Prehistorik ve Klasik Dönemler hakkında bilgi veren panolar konmuş. Üst kat Bayraklı yerleşiminden çıkan eserlere ayrılmış. Bu bölümde İzmir Kenti'nin 7.000 yıllık geçmişine ait seramik eserleri izlemek mümkündür.

Smyrna Topraklı Höyüğü, İzmir çevresindeki Prehistorik yerleşimlerden, Bizans Dönemi'nin sonuna kadar olan buluntular, seramikler buluntu yerlerine göre farklı vitrinlere yerleştirilmiş.

Alt katta; İzmir çevresindeki Prehistorik yerleşimler olan Baklatepe, Limantepe, Kocabaştepe ve Panaztepe'den gelen seçkin eserler ile İasos (Güllük), Phokaia (Foça), Klazomenai (Urla), Kyma (Aliağa), Erythrai (Ildırı) ve Pitane (Çandarlı) antik kentlerinin seçkin seramik eserleri sergilenmektedir. Smyrna Agorası'ndan gelen Roma ve Bizans Dönemleri'ne ait çeşitli buluntular da vitrinlerde görülmektedir.

Grek dönemine ait, çift dümenli, yarımay pruva şeklindeki, sergilenmek için küçültülmüş Ege teknesi ziyaretçilerin yoğun ilgisini çekiyor. Yapımı MÖ 600-700 yıllarına uzanan tekneler ile şarap, zeytin, zeytin yağ ve parfüm ticareti yapılmış, Anadolu'da üretilen emtialar Ege tekneleriyle ihraç edilmiş. Tekne'nin bulunduğu bölüme, çeşitli büyüklükteki amphoralar da sıralanmıştır.

Kıymetli Eserler Bölümü'ne ulaştığımızda, Müze Müdürü Cemil Kanca ile karşılaştık. Manisa Kodinos kayalıklarında bulunan Kybele hakkında düşüncelerini sorduğumda, verdiği cevap ilginçti; ” Manisa Kybele'si, Anadolu'nun ilk ve en büyük Ana Tanrıça kabartmasıdır.” Bu bölümde, Türkiye'nin en büyük sikke koleksiyonu, Antik Dönemlerde kullanılan sikkeler, hazine odası, bronz ve cam eserler bulunmaktadır. Bir diğer vitrinde ise Arkaik ve Klasik Döneme ait Kybele'ler, Roma Dönemi Erosları sergileniyor. Kıymetli Eserler Bölümü'nde, antik kentlerde ele geçirilen ziynet eşyaları ve çeşitli dönemlere ait sikkeler, müzenin kıymetli eserleri arasındadır.

Atatürk, 2 Şubat 1931'de İzmir Müzesi'ni ziyaret etti ve müzenin anı defterine düştüğü not:

“2 Şubat 1931, İzmir Asar-ı Atika Müzesini gezdim. Büyük himmet ve dikkatle istifadeli bir hale getirilmiş, memnun oldum. Gazi Mustafa Kemal.”