İkinci Mektup * Bedri Rahmi Eyüboğlu

-Kusura bakma idare etmez.
Bir avuç toprak nemize yetmet-

Sen, istediğin kadar bize cenneti methet.
Göklerine zümrüt döşe ve hurilerle tefriş et.
Sen gel benim canımı al, sonra da cennete ilet
Sen onu cinlere vadet, cansız neme lazım cennet
Sen bana canımı terket, kara toprak bin bereket.

Pazarlık etmek istiyorum.
Hiç olmazsa, son nefeste, eğil kulağıma söyle
Sırrını ver, canımı al. Sırrını ver, canım helal!
Söylemezsen haram olsun yirmi tırnağım yakanda
Bunu hatırlatıp dursun!
Ne hikmettir:
Benimle başlayan dünya benimle bitmez.
Benimle geldi bu kervan, benimle gitmez.
Benim için açtı bu güller,
Oylum oylum, katmer katmer;
Her biri bir cennet değen
Yedi veren karanfiller.
Bunları hep birer birer,
Elimden alıverdiler;
Sonra okuyup üfleyip
Toprağa salıverdiler.

Bu ne mene iştir ki:
Yarap! Niçin bu dünyaya diri gelinir,
Acep, niçin cennetine diri girilmez?
Elimde büyüyen ömrüm kapar giderler.
Kapar bir çıkmaza sapar giderler.
Bu ömür kaskatı geriliverir
Kapının önüne seriverirler.
Elinle boynuma taktığın ömür;
En güzel hediyen, geri verilir.