İcra Takipleri

Hepinize iyi haftalar sevgili okurlarımız. Bu haftaki köşemizde, özellikle son dönemlerdeki ekonomik krizlerin de etkisiyle bir çok kişinin alacaklı olarak başvurduğu ve yine bir çok kişinin de borçlu durumda olduğu icra takipleri ile ilgili bilgilere yer vereceğiz.
İcra ve İflas Kanunumuza göre takip yolları, haciz yoluyla takip ve rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip olarak ikiye ayrılmaktadır.
Haciz yoluyla takipler ise bir mahkeme kararına dayanıp dayanmamasına göre ilamlı ve ilamsız icra olarak ikiye ayrılmaktadır.
Bir mahkeme kararına dayanılarak yapılan icra takipleri ?ilamlı icra takipleri?dir. Adından da anlaşıldığı üzere, bu takip yoluna başvurabilmemiz için öncelikle elimizde bir edim (eda) hükmü içeren mahkeme kararı bulunmalıdır. Bazı mahkeme kararlarının icraya konulabilmesi için mutlaka kesinleşmiş olması gereklidir. İcra ve İflas Kanunumuza göre, ilamlı icra yoluna başvuruda herhangi bir yetki sınırlaması söz konusu değildir. Yani ilamların icrası her icra dairesinden istenilebilecektir.
Bir mahkeme kararına dayanmayan icra takiplerine ise ?ilamsız takip? adı verilmektedir. İlamsız takipler de kendi içlerinde genel haciz yoluyla takip, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip ve kiralanan taşınmazların tahliyesi olarak üçe ayrılmaktadır.
Genel haciz yoluyla takip yoluna başvurabilmek için elimizde herhangi bir belge dahi bulunmasına gerek yoktur. Ancak buradan herkesin istediği kişiye karşı icra takibi yapabileceği sonucuna ulaşmamak gereklidir. Çünkü genel haciz yoluyla takibe başvuran kişi kötü niyetliyse, yani alacağı olmadığı halde bu yola başvuruyorsa, borçlu konumunda olan kişi takibi durdurabilecek ve mahkemeler borcun gerçekte var olup olmadığı konusunda kararını verecektir. Gerçekte olmayan bir borç için kötü niyetle icra takibi yoluna başvuran kişi mahkemenin kararı ile tazminata dahi hükmedilebilecektir. Aynı durum, borçlu olduğu halde sırf alacaklıyı oyalamak ve icra aşamasını sürüncemede bırakmak için kötü niyetle takibe itiraz eden borçlu için de geçerlidir.
Genel haciz yoluna başvururken herhangi bir belgeye dayanmak zorunda olmasak da takip konusu şey para ya da teminat alacağına dayanmalıdır. Ayrıca alacak rehinle teminat altına alınmamış olmalıdır. Bu takip türünde ödeme emri borçluya tebliğ edildikten sonra ödeme ve itiraz süreleri 7 gündür.
Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takiplerde ise takibe dayanak borç bir kambiyo senedinden kaynaklanmalıdır (çek, poliçe ya da bono). Bu takip türünde ise ödeme süresi 10 gün olmasına karşılık itiraz süresi 5 gündür. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takiplerde borca itiraz edilebileceği gibi imzaya da itiraz edilebilir ve itirazlar İcra Hukuk Mahkemelerine yapılmalıdır.
Kiralanan taşınmazların tahliyesi yoluna ise kira bedelinin ödenmemesi ya da kira süresinin sona ermesi nedeniyle başvurulabilecektir. Sözlü ya da yazılı kira sözleşmesine dayanan kira bedelinin ödenmemesi durumunda, ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren süresinde itiraz edilmez ve borç da ödenmezse, alacaklı takibe dayanarak İcra Hukuk Mahkemelerinde tahliye davası açabilecektir.
Kira süresinin sona ermesi nedeniyle ilamsız tahliye talebi içeren takiplerde ise mutlaka yazılı bir kira sözleşmesine dayanılmalıdır. 6570 sayılı Kanun gereğince yalnızca yazılı kira sözleşmesine dayanmak da yeterli olmayacak, kira sözleşmesinin kurulmasından sonraki bir tarihte kiracının yazılı tahliye taahhüdü vermiş olması gerekecektir.
Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yoluna başvurabilmek için ise, öncelikle takip alacağı bir rehinle güvence altına alınmış olmalıdır. Rehin bir mahkeme ilamına da dayanabilir. Burada hem taşınır rehni hem de taşınmazlar üzerindeki ipotekler aynı kapsamda yer almaktadır. Bu takiplerde öncelikle kural olarak öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yoluna başvurulacaktır. Bu takip türünde rehin alacağı karşılamaya yetmiyorsa icra müdürlüğünce alacaklıya bir rehin açığı belgesi verilecektir.
Bu haftalık da köşemizin sonuna geldik sevgili okurlarımız. Her zaman söylediğimiz gibi her somut olay birbirinden farklılık gösterebileceğinden, icra takibi konusunda da, herhangi bir ihtilafınız olması durumunda hukuki yardım alarak yola çıkmanızı tavsiye ederim. Önümüzdeki hafta yine bu köşeden yeniden görüşebilmek ümidiyle, esen kalın?