Emre Kongar * İktidar Bu Kafayla Demokratik Olabilir Mi?

AKP iktidarı her konuda “Açılım” yapıyor…
Hepsinin ekseni de güya “Demokrasi”!
Ama kendileri demokrasiye hiç inanmıyor!
“Nereden biliyorsun, sen niyet mi okuyorsun” diye sorarsanız yanıt ve kanıt hazır:
“Telefon dinlemeleri konusunda iktidar mensuplarının, özellikle de birinci derecede sorumluluk taşıyan bakanların beyanlarına bakın, anlarsınız!”
***
AKP iktidarı herkesi dinleme ve izleme konusunda önce yasal ve örgütsel yapıyı hazırladı.
Gereken yasalar çıkarıldı.
Gerekli örgüt oluşturuldu.
O dönemin Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’in söylediklerine bakarsanız, bu hazırlık bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından, sadece Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile birlikte yapıldı.
Üstelik bütün bu yapılanların hukuksallığı tartışmalı.
Örneğin bütün dinlemelerin tek elden yönetildiği Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın Başkanı’nın doğrudan Başbakan tarafından atanması hükmü iptal edildi ama iktidar buna uygun yeni bir işlem yapmadı.
Dinlemelerin yasal dayanağı konusunda ise Yargıtay Başkanı en doğru sözü söyledi:
Bir kararın yasal olmasının hukuka uygun olması anlamına da gelmediğini belirtti.
Yani bazı yasalar vardır ki hukuka ve adalete uygun olmayabilir…
Veya bazı kararların bazı yasalara dayanarak verilmesi, bu kararların hukuka uygun olduğu anlamını taşımayabilir.
Sonuç olarak herkesin yasal veya yasadışı dinlendiği…
Yargı kararlarının da bu dinlemelerde kullanıldığı, yargıçların, savcıların bile dinlendiği…
İktidarın “Yargı, yargıyı dinliyor, bizimle ilgisi yok” biçiminde saptırdığı bir durum ortaya çıktı.
İktidar “Bizimle ilgisi yok” diyerek durumu saptırıyor…
Çünkü, kararlara bakıldığında, yargıç ve savcıların dinlenmelerinin doğrudan siyasal iktidarın bir organı olan Adalet Bakanlığı tarafından istendiği ortaya çıkıyor.
Yani “yargı yargıyı” değil, “siyasal iktidar yargıyı” dinliyor!
***
Benim bu yazıda üzerinde durmak istediğim “Kafa Yapısı” işte bu dinleme çılgınlığıyla ilgili.
Önce Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım açıkladı:
“Yanlış, yasal olmayan bir işiniz yoksa dinlenmekten korkmayın. Dinlenmek istemiyorsanız konuşmayın” dedi.
Şimdi de Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay aynı görüşü gerekçelendirerek açıkladı:
“Arkadaşlar, yanlış iş yapmayan insan, dinlenmekten niye korksun? Önemli olan yanlış iş yapıp yapmama meselesidir. Yanlış iş yapıyorsanız, arkadaşınızla telefonla konuşurken değil, arkadaşınızla konuşurken de korkarsınız.
… Bir sade yurttaşımızın da içi, yüreği temiz bir yurttaşımızın da böyle korkusu olmaz. Bu paranoyayı yayanlar, yani günlük yaşamlarında, insan ilişkilerinde, ekonomik ilişkilerinde belli kaygıları yaşayanlardır. Onun ötesinde bunu bu kadar büyütmeyelim” dedi.
***
İşte bizi yöneten iktidarın kafa yapısı bu!
Bu iktidara, “Demokrasi”, “İnsan Hakları”, “Özel yaşamın gizliliği”, “Anayasa” gibi kavramları anımsatmanın bir yararı olur mu?
Bu iktidarın demokrasi eksenli “Açılımlarına” güvenilir mi?