Dağılma * Gonca Özmen

Sözün ateşle bir ilgisi olmalıAlevlenip sönmekle aşkın Gölgesiz olduğum doğru, apansızlığım daDokunsan dağılacak yüzümün eğrileriGizliden düşeceğim sabahın boşluğuna Bahçenin duvarı yok ki gizlensinBalkonda hıçkıran çamaşırlarKüf ve nem kokusu ve dalgın bir evinDurmadan soyunması çocukluğuma Taş sırrını unuttuAda hapsindeyiz, kayık gittiIssız kaldım suyun gövdesinde Anlatmayın artık…

Bana Beklet * Gonca Özmen

Bana beklet yontusunu ayıklarınınBana beklet saksında o mahçup çiçeği Ben ki beyaz bir sayfanın sıkıntısındayımYüzümde suskun ev tenhalarıYüzümde geçkin bir elmanın kurtları Ah hanginize baksam bir bahçe dağınıklığıGeçsem içinizden geçsemKaderimdeki faytonun ağır aksaklığı Bana beklet bu yara bilinciniVe üşürüm ürpertisini ölümlü olmanın Ben ki kuşlann…

Ağzındı * Gonca Özmen

Ağzındı Çıplak duvar, mahrem kapı Ağzındı Doğmamış dizeler getirip bıraktı Düşen iki sözcük bir mezar kazdı İklim değiştirdi otlar kendiliğinden Gördüm ağzın yaprak kırgınlığı Ağzındı Yıkılan ceviz ağaçları gibi Kolları bacakları düzeltilmiş bir ölü Tüm sesleri toplayıp gitti Ağzındı Sokak çocuğum eksik göğüm Ağzındı Ve…

Aşkbatımı * Gonca Özmen

Usulca geçtim yüzünü Ardında dağlar vardı rüzgârlar Kurt izlerinde uluyan zemheriler vardı Çık git yüzünün inkarı olmaya. Zaman can çekişiyor şimdi Göçüğü altında eski aşkların Yüzün derin bir kılıç izi aklımda Daralır kör akrebin parantezi kadar Sürgit yanılsamadır dönüp geldiğim Kimin kıyısında dursam artık Bir…

Bakraç * Gonca Özmen

Herkeslerin uzağı vardı ben çok çağırdım Benden önce bir kadını vardı herkeslerin İnattım, hoyrattım, sallanan bir bakraçtım Herkeslerin neşesinde ben hep sakardım Bendeki rüzgârla açılanlar Göğün aklından sarkanlar Sizden ne alacaktım, bıraktım Deyin ki ağaç kovuklarında dolandım Her çalılıkta yazgımı biraz kararttım İnandığınız o hayrete…

Bölünmeler * Gonca Özmen

I Kusura vardım Benimdir dedim bu eski söz Kime açıldıysa kapılar Kapananı benim dedim Beni bir avuntudan oldurmuşlar De ki bir sıkıntının içini oymuşlar Böyle böyle sezdim dilin de sabrı var Akşamdan hızla geçen sesin de II Biter şimdi gecenin susmayan ağzı Eğer beni söze…

Böyle Rüzgarlar * Gonca Özmen

Böyle şeyler oluyor işte böyle rüzgarlar Bu güz balkonu beni çağırıyor Neyi dağıtıyor elin akşamda Ben saçlarımı topluyorum ırmakları da Sonra gidip bir şiirin önünde soyunuyorum Bir çocuğu öpüyorum adı sevişmek oluyor Her şey bizden ayrı Her şey biz varken yan yana oluyor Bu oluşa…

Bulantı * Gonca Özmen

Yağmurla aktı yüzün camın iğreti teninde Dönüp dolaşıp kaybolmalar gibiydin Nasıl da direngen bir denizdin ellerimde Gelinciğin boynu eskiden ince, kırılgan Şimdi bir çınarla değiştir gövdeni Kimin krallığına kar yağmadı ki çingenelerden sonra? İmlasız yazılıyor artık büzün sözcükler Ve unutuşun o dağınık nostaljisi Ne tuhaf…

Çatısız Hayal * Gonca Özmen

Her kuyuda saçlarını kesen bir kadın oturur Hırpalanmış güllerin, uğultusunda eti, henüz çiğ Sabahın dilsizliğini öğrenmiş gibi erken Ve buğulu bir Modigliani tenhası boynunda -Ah eşiğim! Eşiğimde kaç ölü sevişme Eşik ki en dar yolculuktur kadında Mühürlüydü yüzünün okunmamış mektubu Tepeden tırnağa dağılıyordu çatısız bir…

Çünkü Annem * Gonca Özmen

Çünkü annem bir yorgun zorunluluk Yüzünde içi çiçekli eski kutu duruşu Neydi unuttuğu mutfağa girip çıkarken? Dalgınca boyayıp duruyordu kirli göğü -Annem yelkovanın bıkkın dönüşü Tek katlı evlerde mutluluklar aradı. Yok. Çok çocuklu evlerde cıvıltılar istedi. Yok. Çukur yerlerinde geçmişin titreyişi Toz suretinde yapışmış anılar…

Daralma * Gonca Özmen

Sokaklar gökyüzü insin diyedir aşağı Çocuklar oynasın diye Sokaklar pencereler baksın diyedir birbirine Dertleşsin diye Önce yüzüyle eskir evler Yavaş yavaş kaybeder beden ısısını Sesi yetmez olur da odalara Bahçelere zor atar kendini Suskunlaşır kapılar, pencereler uykulu Dört duvarın sohbetidir oda Evler hâlâ konar göçer…

Eski Alınganlık * Gonca Özmen

Bir yağmuru koymak var sabahın yanına Bir yağmuru şimdi üzgün boynuna Nehirlerin dinlediği seslerdik İçimizden sular geçti İçimizden sessizlikler dalgınlıklar Baktık acımız bir perde Kapattık Şimdi durup dokunsam bir yalnızlığa O yalnızlık bir yağmura uysa Aksak zamanın ucuna aksak Bir yokuş var bir yok oluş…

Gidiyorduk * Gonca Özmen

Kusura doğru gidiyorduk Kuş sürüleri, kertenkeleler, su zambakları Kusura doğru gidiyorduk Aramızda bir acının etten kasırgası Perdenin soluşunu fark ettik Doldu yaprağın sayrısı Yaşlı bir Bizans yosmasıydı zaman Acemi boyalı, bozuk lehçeli Boşuna değil ay büyürken uyuyamamak Dümdüz yaşamak saçımızı tarar gibi Çünkü ne yapsak…

Kime Kalırsa * Gonca Özmen

Sular varken eski sular Bana kaldı bir akşamı söylemek Bir dalgınlıktan geldim ben bir dalgınlıktan Gittiğim kime kalırsa Çağırır evlerden uzun sesler Getirilir biri uykuda Her şey kendine gizlenir neden Gizlendiğim kime kalırsa Paslı bir kapandır insan paslı bir kapan Çalışır saat ölünün kolunda O…

Küskün * Gonca Özmen

Aldım denize bıraktım yüzünü sessizce Suda dalgın bir mitos bir balığın ağzından Kentleri anlayınca gördüm mahcup serçeleri Saçaklar küskün ahşabın dilinden Gürültüsünü emziremez olmuş toprak Bir ağaç gölgesine uzanıvermiş bir ev Günler de ölüp gidiyor anılarını yazamadan Giderek eskiyor akşamın sesi Ve sen alacakaranlıkta belli…

Sanki Yokum * Gonca Özmen

Beni böyle uzun sev Gölü delirt, tutuştur suyun kanını Gitmenin hüznünü yalanlayan kuşlar bul Bir küflü yorgunluk, zamansız bir deniz Kaldı gecenin kasıklarında Yağmurun ağzı özlem, rengi yırtık Dilim yabancısı tüm tatların Hem varım, sanki yokum Beni böyle ıslak sev Gövde olduğun düş yenilesin dudaklarını…

Taşlık * Gonca Özmen

Biraz önceydi Serinlik verdim taşlığa Ev içleri kadardım Tozdum bir masada Nedense bu dünyaya iyi gelirdim Güzdü Gölgesiz bir suydum Pencereleri açsam üşür müydünüz Biraz daha aralasam sözcükleri Bir yerlere terin bulaştı Lekesi kalır bilirim Bilirim lekesi kalır ağlamanın Bir sözdün Parmağımdan düştün Ben, o…

Uğultu * Gonca Özmen

Sen git, gül benim açtığımdır Uğultumdur sana bu kekeme avlu Taşlara dokunduğumdandır Etim ağır aksak Burda bir güz olmalı diyor ağzım Bir ses varmak için sonsuz yitime Sen git, orman benim bildiğimdir Yüzümü yıktığım kalır Kilitli durur yirmi yaşım, susar Türkçem Kuyulara bağırırım adını Durup…

??sonbahar Üşümeleri * Gonca Özmen

Çamurdan oyuncaklarda dağıldı çocukluğumBaşağın su sıkıntısındaHep ağrıdı yüzüme kazınan bozkırEllerimde buhran, sesimde tenha Kimse işitmedi çan çiçeğiniTopraktaki yangını bilmedi tohumKırmızı soluğunda alev alev bir ırmakÜnlemsiz hayatları dolaştı durdu Yaban bir kederde kaldı akşamın eğrisi Beyazımda hırçın bir tarih bu yüzden(Hem sadece beyazı anımsanır kadınların)Bu yüzden…

??günler Süpürüyor Ağıtları * Gonca Özmen

Bir bomba gibi düşüyorsözcükler usuma ve bir infilâkRüzgâr çıkarsa dökülür yapraklarım Her şiir yeni bir sancıdır Bir balerin, çiçek kadaryumuşak adımlarıylaOkşayıp gidiyor yüreğimi Günler süpürüyor ağıtlarıKara bir asker botunun altındaçiğnenmiş papatya artığı İyi ki gökyüzüne basamıyor ayaklarımız