Bir Dostu Ölü Götürmek * Ergin Günçe

Boş bulunup gülersenBir Ölünü görünceOcağa Tütsü atarsınPencerene sürme çek Ölünün BabasıylaUzunca bir Rakı içAnmadan eski günleriBırak biraz Ay doğsun Dört arkadaş bir olupTahta kutu içindeÖlünüzü götürünİncirlerin altına Dönersen ıslık çalarsınYol uzun, Su karanlıkOtur bir çardak altınaBırak biraz Yağmur yağsın

Son Günlere Dair Mırıltılar * Ergin Günçe

(Gazel tarzında) Açmış bir Çiçek, bir Tavuskuşuyuz oğlum elbetBirkaç Melodi daha ötebilirizSüsledik kendimizi bir Sarı Suda Varlık Çan çalıyor, Ölüm işte Işık saçıyorKentte bir Kandil gibi dolaşan alnımızaGeçiyoruz bilmem ki bir derin kuytu yerlerden Talikayız kendi Yokuşumuzda oğlum elbetKoşumsuz kula katırlarımızlaBoş bir delinin suratını yüklüyüz…

Ergin Günçe Yaşam Öyküsü

1938'de Giresun'da doğdu, 16 Ocak 1983'te Ankara'da bir uçak kazasında öldü. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi. Üç kez yurt dışında ekonomi ve planlama konularında eğitim gördü. Bir süre Başbakanlık danışmanlığı yaptı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Değişim, Dost, Papirüs, Yeni A…

Evde Kalmış Kızların Masalı * Ergin Günçe

ISonraya bırakılmış güzel günler varkenİçlerinde mavi bir çocuk da vardı Zaman mor atlarıyla eriklere başı değerek geçerİçlerinde sinsi bir kedi vardı gülerken Durgun günler saçlarını aka boyuyorKaç yıldır bilirim çil bir horoz taşırlar gözlerinde Çocuklara söğüt düdükleri dağıtırken iyi bilinen mayısBir ses uyur kulaklarında elmalar…

Dersimiz Aşk Çünkü, Söylemiştim * Ergin Günçe

Dersimiz Aşk, konular Haydutluk ve SarışınlıkŞimdi şurdan koşsam Akdeniz'e çıkarımYörükler ve Develer arasından geçerimÜzüm incir ve tütün, üzüm incir ve tütünDersimiz Aşk çünkü, söylemiştimOturur bir Güneşle sigaramı yakarım Bir Horoz adamıştım onsekizimdeNedense kesmeye üşeniyor insanŞu günlerde ömrüm de bir hayli kısalıyor Dersimiz Aşk, konular Barut…

Günlerden Eylül,aylardan Ergin Günçe * Ergin Günçe

Günlük şarabımız var maşrapa içindeKülde pişmiş patatesler ve eşsiz pilavzerdeDin kitaplarımız, putlarımız, telvelerimizYeleği de köstekli bir amca kahvesinde Suratı çilli günler, gölgesi uzun günlerİşte bir bağ bozumu, işte bir çıngıl üzümGökyüzüne yaslanıp saatimi kuruyorumKimsecikler duymasın bir Tanrı olduğumu İstersen bu Duayı bir Çınara söylerimBen kendi…

Gencölmek * Ergin Günçe

Ay mıdır kar mıdır penceredeBoğulmuş çocukları martılara taşıyanKara köpek karşı kıyıda uluyorBence o çocuk öyle gülmemeli Atları çayıra saldım diş kamaştıran erik ağaçları altınaNisan toprağı kalbimde ağarıyorBence o çocuk öyle gülmemeliŞimdi bir kadın çay demlese Bahçemdeki korkuluk nar ağacıdırErken ölmüş, iyi giydirilmişSular soğuyor ovada duran…

Avcı * Ergin Günçe

Kalbim, bu sessiz sonbahardaBugünkü atlaslara inanma sakınDüz bir tepsidir dünyaYolun sonuna ulaştın artıkGüzel bir durum kıyısındasın. Bir kırmızı fenersin bir hayli dokunaklıUzayan kar tipisi altındaKalbim, dağların kaybolmuş seninKurtlar falan inmiştir bembeyaz ovalaraBir ağlayışı sustuğun belliŞarkılarını söylerken Kalbim, göller bölgesindesinNe olur gölgeli yollardan yürüBaşında bir şapka…

Türkiye Kadar Bir Çiçek * Ergin Günçe

Soğuk suda çarpa çarpa yıkadımYüzümün niyeti bir aşk şiiri AyçiçeğiGümüş çiçeği, Kavun Karpuz MevsimiÇiğdem: yağmur sonu çiçeğiİlk cemreden sonra bulduğumuz çiçekler Gül güldür, Gül de güldürBen bu kadar anlarım bu işten Ekinler sarardı biçtik güz geldiEskiden sevdiğim kızlar çiçeğiÖpemedik birbirimizi işte bunun çiçeğiTay gibi dururdu…

Mandolin * Ergin Günçe

Eski bir mandolindi ölümdü anlatılanKır kahvesinde çocuklara çalardıTemmuz örerken evini sarmaşıkla Çan çiçekleri göğsünde kuru kalbiSerilince bahçeye rakı sofrasıKucağında mandolin, mandolin ve parmakları Ne yalnızlık kalır ne aşkNe gizlice bildiği av şarkılarıAy dudağında kuruduğu zamanVe ne zaman görse çocukları Serin yaz geceleri penceresindenBalkona akınca gölgesiSaçlarında…