Tevriye

Bir sözcüğün dize içinde birden çok anlamıyla (yakın ve uzak anlamıyla) kullanılması sanatına “tevriye” denir. Örnek ?Sıcak hülyasında ellerin? S. Ünver Dizesinde ?ellerin? sözcüğü hem başkalarının, yabancıların anlamında hem de organımız olan eller anlamında kullanılmıştır. ?Kalan şimdi soluk” S. Ünver Bu dizede ise ?soluk? sözcüğü…

Teşbih

Bir varlığın, nesnenin veya kavramın, başka bir varlığa benzetilerek anlam artırımına gidilmesine teşbih denir.Böylece iki varlık arasında benzerlik kurma yoluyla birinin anlamı diğerine düzeyine çıkarma işi yapılmış olur. Örnek Kedi gibi çevik güreşçi. Akrep gibi zehirli insan. Babası gibi başarılı evlat. Teşbih; benzetilen, benzeyen, benzeme…

Tenasüp

Bir dizede veya dize grubunda, anlam bütünlüğü yönünden türdeş sözcüklerin art arda kullanılması ile yapılan sanata tenasüp sanatını denir. Örnek “Bir albümde eski resimler” S.Ünver Bu dizede albüm ve resim birlikte kullanılarak tenasüp oluşturulmuş. “Tüner de ardına camın Ulur hüznünü akşamın Gözleri yabanıl, renkli” S.Ünver…

Sihr – İ Helal

Bir sözcüğün hem yazıldığı dizeyle, hem de altındaki dizeyle okunduğunda anlamlanması sanatına Sihr-i Helal diyoruz. “Gözleri yabanıl, renkli Geçmişi bekler sanki.” Serdar Ünver Bu örnekte”renkli” sözcüğü yazıldığı dizeyle okunduğunda gözlerin renkliliğini, altındaki dizeyle okunduğunda renkli bir geçmişi anlatıyor.

İstiare

Eğretileme de denir. Teşbih gibi benzetme sanatıdır ancak ondan farkı benzeyen ve benzetilenden birinin söylenmemesiyle yapılmasıdır. Bir sözcüğü kendi anlamı dışında kullanarak veya bir varlığı, nesneyi ya da kavramı benzediği başka şeylerin adıyla anarak söyleme sanatına istiare denır. İstiarede, benzeyen veya benzetilenden sadece birisi kullanılır….

İntak

Cansız varlıkları ve hayvanları insan gibi konuşturmak sanatıdır. La Fontaine'in öykülerinde bu sanatın en güzel örnekleri ile karşılaşırız. Örnek “su dingin taşım sessiz yerinde yok şakşağım” Bu dizeler su değirmeninin ağzından yazılmış. “Benim adım dertli dolap” Yunus Emre Yunus Emre bu dizeleri ile su dolabını…

Cinas

Yazılış ve söylenişleri aynı veya birbirine çok yakın olduğu hâlde, anlamları farklı (sesteş, eşsesli) iki veya daha çok sözcüğün bir arada kullanılması ile yapılan sanattır. Aynı zamanda daha çok manilerde rastlanan bir uyak türüdür. Örnek Kısmetindir gezdiren yer yer seni Göğe çıksan âkıbet yer yer…

Anjanbman

Şiirde anlamın bir dize ya da dize grubunda bitmeyip diğer dizeye, alt dize gruplarına kaydırılması sanatıdır. Düzyazıyı şiire yaklaştıran bu edebi sanat şiirimize Fransız şiirinden geçmiş, Servet-i Fünun döneminde yaygın kullanılmıştır. Örnek ŞİMDİ/SİZ Tüner de ardına camınUlur hüznünü akşamın Gözleri yabanıl, renkliGeçmişi bekler sanki. Sıcak…

Aliterasyon

Bir dizede ya da cümlede uyum sağlamak amacıyla kulağa hoş gelen seslerin, aynı hecelerin art arda yinelenmesi sanatına aliterasyon denir. Sessizlerle yapılana aliterasyon, seslilerle yapılana ise asonans denir. Örnek: ?Tut ki tuttuk turuncuyu topuğundan Aynı aynalarda ağlamadıkça Sığar mı susmanız sarnıçlara” “Tut ki tuttuk turuncuyu…

Akis

Bir dizedeki sözcüklerin ya da sözcük topluluklarının yerleri değiştirilerek yapılan söz sanatıdır. Cümle ya da dizede bir sözcük diğerinin önüne ya da arkasına getirilerek cümle ya da dize tekrarlanır. Dizedeki sözcüklerin tamamı simetrik olarak yer değiştirmişse yapılan aks'a tam akis denir, sözcüklerin sadece bir kısmı…

Abartma ((mubalağa)

Edebiyatın her alanında sözün etkisini artırmak için, bir varlığı, nesneyi veya kavramı, olduğundan çok fazla veya çok az gösterme şeklinde yapılan sanata abartma (mubalağa) denir. Eskiden şairler abartma sanatına çok önem vermişler, özellikle Divan şairleri; medhiye, fahriye ve hicviye türü ürünlerde bu sanata yer vermişlerdir….