Boyunduruk * Bilsen Başaran

Gözlerinin uzun öykülere düşmesi ne güzel
Hüzünlerin çalınması gerdanından…

Seni korkuların dudaklarımın en uzun uykusu
Öyle bir sıcaksın ki
-alev sağıyor aramızdaki zaman-
İnceden inceye bir kan sızıntısı…
Kanatların yüreğime düşüyor
Ne güzel kanlarımızın seviştiğini bilmek.

Pusuya düşmüş yirmilik güz yatışın.

Mülteci bir yüreği buyruksuzluğuna sundum
Dil bilmezliğine…
Bu ülke benim değil
uçurumlar sustukça
kartalların intiharına.

Elvan bakışın gecikmiş köprüm uzanmış Zap üstüne
Zaman kelepçelemiş yeri göğü.

Derin karanlıklarda uyumuş aklımın karasevdalısı
Kendi kendini kurşunlar mı mavzer
Anadandoğma bırakılır mı inanmak.

Kaldır gözkapaklarını sağnağım
Bu gümüş boyunduruk altında susuşun
ömrümün en uzun yemini.