Belediye Başkanıma Haksızlık Diyorsanız * Ülgen Zeki Ok

Şubat 15th, 2014

Yıllardır CHP'yi destekleyen benim kafamda bile soru işaretleri oluştuysa, Türkiye'nin en bilinçli seçmenlerinin yer aldığı İzmir'de CHP'nin işi zor; hem de çok zor… Bu yazı yıkıcı değil, yapıcı bir eleştiriyi amaçlıyor.

Bazı ilçe başkan adaylarının saptanması sırasında yaşananlarla, CHP İzmir'de kendi bacağına kurşun sıktı… Bu 'yönetim zaafı'nın etkileri sadece İzmir'i değil, tüm Türkiye'yi etkileyebilir; çünkü İzmir 'CHP'nin Kalesi' değil; 'Değişimin Kalesi'dir…

Asıl yanlış, büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarının farklı zamanlarda belirlenmesi ve arada çok uzun bir zaman bulunmasıydı. Kocaoğlu'nun eli 'rest çekecek' kadar güçlenmeden, ilçe adaylarının seçiminde kamuoyu araştırmalarının temel alınacağı konusunda uzlaşılsaydı, bunlar yaşanmazdı.

Bu sürecin belki de tek bir olumlu yönü oldu. Aday seçilmeyenlerin verdiği tepkiler kalitelerini ortaya koydu. Örneğin son kamuoyu yoklamalarında halkın desteği %69-70'lerde seyreden Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır dedi ki: “Partimizin Yüksek Seçim Kurulu'na aday listelerini vereceği gün hangi adayımız o listedeyse arkasında dimdik duracak ilk kişi ben olacağım”.

İyi tanıdığım Başkan Sındır'a çok önem vermemin nedeni, akademik olarak kendini geliştirmiş insanların, bilgi ve deneyimlerini pratiğe yansıtarak siyasette de başarılı olabileceğini kanıtlamış olması… CHP'nin başarılı olması için yönetimde Prof. Dr. Haluk Koç, Prof. Dr. Sencer Ayata ve Doç. Dr. Gökhan Günaydın (hukuk, iktisat ve ziraat fakülteleri mezunu); belediyelerde ise Prof. Dr. Sındır gibi iyi eğitim görmüş ve kendini geliştirmiş isimlerin sayısının artması gerektiğini düşünüyorum; tıpkı Atatürk döneminde olduğu gibi…

Demokrasinin gereği olarak bu konuda hepimize görev düşüyor. Benim ilk yaptığım şey, görüşlerimi bildiren bir e-posta yazıp, http://www.chp.org.tr/?page_id=972 adresinde yer alan CHP genel başkanı, yardımcıları ve sekreterinin e-posta adreslerine göndermek oldu. Siz de bu adreslere görüşlerinizi yazabilir; daha da etkilisi, düşüncelerinizi bu yöneticilere hitaben, CHP'nin 0312 207 40 39 numaralı faksına gönderebilirsiniz; ki Ankara anlasın, İzmir'in farkını…

CHP İzmir'de AKP'ye tarihi bir fark atma fırsatını kaçırdı. Diğer adayları bilmem, ama CHP'nin Yüksek Seçim Kurulu'na salı günü vereceği listede Bornova'da, Başkan Kamil Okyay Sındır'ın adının yer alacağını düşünüyorum. Aksi takdirde hem Bornova, hem İzmir'de CHP büyük oy kaybı yaşayacaktır.

Geçenlerde internette rastladığım Hindistan kaynaklı bir fotoğrafın üzerindeki İngilizce yazının Türkçe karşılığı yaklaşık şöyleydi: “Birinci kademedeki insanlar zekaları sayesinde sınavlarda başarılı olarak 'tıp doktoru veya mühendis' olurlar. Bu puanları elde edemeyen ikinci kademe, diğer alanlara kayar ve 'yönetici' olarak, birinci kademedekileri idare eder. Yönetici olamayan üçüncü kademe 'politikacı' olur ve ilk iki kademedekileri yönetir. Dördüncü kademe ise 'mafya' olup, ilk üç kademeyi yönetir. İlk dört kademeye giremeyecek kadar 'cahil' olanlar ise 'guru' olur ve halkın çoğu bu 'guru'ların peşinde koşar.

Türkiye'de durum nasıl sizce? 'Guru'lardan kurtulmanın yolu 'birinci kademe'ye destek vermek olabilir mi?

Haftanın Sözü: “Birinci sınıf insanlar birinci sınıf insanlarla çalışır. İkinci sınıf insanlar üçüncü sınıf insanlarla çalışır. Üçüncü sınıf insanlar beşinci sınıf insanlarla çalışır.” … Andre Weil