Ankara / Polatlı * Gordion

Gordion (Yassıhöyük)
Frigya Krallığı?nın başkenti Gordion ; Ankara-Eskişehir karayolunun yakınında, Sakarya (Sangarios) ve gordion müzesiPorsuk nehirlerinin birbirlerine yaklaştıkları yerde, Polatlı?nın 18 km. kuzeybatısındadır (Ankara?dan 90km.)
Yapılan arkeolojik kazılar sonucu buradan çıkan ve çeşitli yayınlarda tanıtılan buluntular, bu yerleşimin tarihini Erken Bronz Çağına (M.Ö. 3000) kadar götürür.
Gordion, M.Ö. 7. yüzyılın başlarında Kimmerler tarafından tahrip edilmesine rağmen, en parlak dönemlerini M.Ö. 750-700 tarihleri arasında yaşamıştır. Birçok buluntular ve yerleşimdeki tümülüsler 6. yüzyılın sonuna kadar devam eden bu işgali göz önüne serer. Yine de Gordion, Büyük İskender?in burayı yeniden onarıp bağımsızlığının kendilerine geri verilmesine kadar (M.Ö. 6. yüzyılın yarısından itibaren) Persler tarafından yönetilmiştir. Kral Gordios tarafından bağlanan meşhur düğüm, Büyük İskender tarafından M.Ö. 333 yılında kışı geçirdiği Gordion?da kesilmiştir.
Gordion?da Helenistik dönem Büyük İskender?in burayı fethinden sonra (M.Ö. 300-100) başlamıştır. Sonra Roma Dönemi (M.Ö.1.? M.S.4. Yüzyıl), daha sonra Selçuklu (M.S.11.-13. Yüzyıl) dönemi başlamıştır. Bütün bu olaylar Gordion?da 4000 yıl gibi kısa bir sürede olmuştur.
Gordion?daki kalıntılar:
Kent Höyüğü:
350×500 metre ölçüsündeki yassı bir höyük durumundaki Frig kenti, Sakarya ırmağının hemenmidas tümülüsü doğusunda yer almaktadır. Arkeologlar, anıtsal bir kapı ile birlikte kral ailesine ait bir çok yapı, evlere ve kent duvarlarına ilişkin kalıntılar ortaya çıkarmışlardır. Bunların tümü Frig krallığının en parlak dönemine (MÖ 725-667) tarihlenmektedir.
Kent Kapısı: MÖ.VIII.yüzyılın sonunda yapılmıştır. Yumuşak kireç taşından 9 metre yükseklikteki kısmı günümüze kadar korunmuş anıtsal bir yapıdır. Kente asıl giriş 9 metre genişliğinde ve 23 metre uzunluğunda üstü açık bir koridorla sağlanıyordu. Kapının iki yanında yer alan kulelerin kente açılan birer kapısı vardır. Tamamı kazılan kuzey avlu depo olarak kullanılıyordu. Güney avlusu ise Pers kapısının büyük güney duvarının korunması amacıyla kazılmadan bırakılmıştır.
Kent Merkezi:
Höyüğün orta kısmı saraylara ayrılmıştır. Kerpiçten bir duvar, dört yapıyı içeren sarayın birinci avlusunu kent kapısından ayırmaktadır. Daha kalın bir duvar iç avluyu kuzey, batı ve güney yönlerindengordion müzesi çevirmektedir.Büyük olasılıkla bu duvarlar saray yapılarının doğu yönünce de uzanmakta ve böylelikle onları dışarıdan tümüyle ayırmaktadır.
Saraylar: Birinci avludaki iki yapı birer megarondur. Megaron 2, geometrik desenli bir mozaik ile döşenmiştir. Bu mozaik, bilinen en eski çakıltaşı mozaik örneğidir ve bugün bir kısmı Gordion Müzesi?nde sergilenmektedir.
Megaron 3 ise, günümüze kadar Gordion?da çıkarılmış en önemli yapıdır. İç avluda yer alan yapı Frig akropolünün en büyük binasıdır. Yapı, iki sıra ahşap direkle bir orta ve iki yan nefe ayrılmıştır. Arkeologlara göre orta bölüm tek katlı ve yüksek bir salondu. Yan kısımlar ise iki katlı ahşap galeriler şeklindeydi. Megaron 3, MÖ.VIII. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilmiş en eski yapılardan biri olmalıdır.
Terasın batı kesiminde her biri 11×14 metre ölçülerinde yan yana sıralanmış 8 adet megaron yer alır.Bunların hepsinde de ortada bir ocak ve yanlarda direklerle desteklenen ahşap galeriler bulunmaktadır. Büyük olasılıkla bunlar sarayın günlük işlerinin görüldüğü yapılardır. Megaron 3?ün yanına yapılan bir merdivenle yeni oluşturulan terasa geçiş sağlanmıştır.