İşte Hayatın Özeti

Bir kuş soguk bir kış gününde yiyecek bulabilmek icin kanat çırpıpduruyormuş. Hava o kadar ayazmışki minik kuş dayanamayip karın üstünedüsmüş. Kuş caresiz soguk karin üstünde ölümü beklerken, ordan gecen birinek kuşun üstüne sıçmış. Kus öyle bir sinirlenmişki, kanatlari donmamışolsa, kalkıp inegi dövecek…. Birde bakmış ki…

Çocuk Duaları

Avrupa ve Amerika'da 2-9 yas cocuklara Tanri'ya iliskin dusuncelerini sormuslar. Dinsel egitimin bir parcasi olarak cocuklara Tanri'ya bir mektup yazin ve duygularinizi isteklerinizi anlatin demisler. 1) Sevgili Tanri, su andaki eksIklerimi yaziyorum: Yeni bir bisIklet, bir kimya seti, kopek, film makinesi, beyzbol eldiveni. Hepsini gonderemezsen…

Çoklu Zeka Yaklaşımının Sorunları

Çoklu zeka kuramıyla ilgili sorunlar, Gardner?ın ileri sürdüğü kuramın yanlış anlaşılması ile sınırlı değildir; bizatihi kuramın kendisinde ve de pedagojik uygulamalarında sorunlar vardır. Klein (1997) çoklu zekanın kavramsal olarak hayli zayıf olduğunu savunarak, çoklu zekanın, I.Q. ile ilgili zaten çok sayıda olan problem sayısını ?sekiz…

SÜLEYMAN DEMİREL'DEN İNCİLER

“bana Türkiye 'nin durumunu bir kelimeyle anlatın derseniz iyidir derim.. İki kelimeyle anlatın derseniz iyi değildir derim” Enflasyon düşüyor domatesten biberden buluyorlar. Çıkıyor benden buluyorlar. Nurcular kendisini pek severler ve hep Demirele oy vermişlerdir. Nitekim Demirel bir seçimde Nurculara kabinede bakan vereceğini vaat etmiş, fakat…

I Am Sorry

Temel bara gitmis. Geçmis bir kenara oturmus, biraz sonra bara bir adam girmis ve sıska uzun boylu bir adamin kafasinin üzerine sise koymus, çekmis silahiates etmis sise paramparça… Ates eden adam elini kaldırmış;– I am Pekosbill…demis ve çikip gitmis. Daha sonra bara bir baska adam…

Hatırla

Temel savaşta yanında 10 arkadaşıyla birlikte düşmana esir düşmüş. İlk gün işkence sonunda ekipten 5 tanesi bülbül gibi konuşmuş. Ikinci gün 3 kisi daha dayanamamış itiraf etmiş. Üçüncü gün sonunda bir tek Temel kalmış. Dördüncü gün işkencenin dozu artmış Temel den çit yok. Besinci gün…

Naftalin * Sunay Akın

Eksik olan bir yanı vardı aşkımızın bir filminde üç beş figüran dövüp ata binmemesi gibi cüneyt arkın'ın Haberin olsun vermedim eskiciye yırtık ayakkabılarımı nasıl ayrılırım ki onlardan kapınızın önünde az mı çıkarıp giymiştim Naftalinledim bende kalan yün kazağını söylemiş miydim size naftalin ki güvelere karşı…

At Kokusu * Sunay Akın

Son evi gösterin bana İstanbul'da vapur sesinin duyulduğu ki kapısını çalıp söyleyeyim içindekilere daha çok kedi yavrusu ezilsin diye eski iskeleleri sahil yoluyla ayırdıklarını denizden Karşılığında ben de size kanaryası ölüp kuaför salonuna dönüşmeyen kaç mahalle berberinin kaldığını söylerim ya da kaç fötr şapkanın tutsak…

Heybe * Şükran Kurdakul

Doğumu Antalya'dan getirdim, Yenikapı'nın bilmediğim bir evinden.. Binbaşım yeni gelmişim cepheden, Anam en güzel yaşında. Çocukluğu Topkapı'dan getirdim, Tarhana çorbası kokar. Bir gecesini görsem yetimliğin aynasında Anıları durdurmak gelir içimden. İlk gençliği İzmir'den getirdim, Özgürlük sözcüğü yetmez anlatmaya… Nasıl sığmış avuçlarıma koca dünya, Kitabın biri…

Sorulunca * Şükran Kurdakul

Denizler sorarsa En mavi kaygılarını açarak önümüzde 'Nerde benim esinlerim, Nerde sen? ' Güzelle bakalım kendini. Coşkusu sularında rüzgarlanan Irmaklar sorarsa 'Nerde benim yarışlarım, Nerde sen? ' Sürükle bakalım kendini. Çocuklar sorarsa Yaşamları yüreğimizde dokunan 'Nerde benim sorularım, Nerde sen? ' Bütünle bakalım kendini. Ölüler…

Neden Sonra * Şükran Kurdakul

Yaşam gölgesidir sabrımdaki gerçeğinYorgun damarlarımı sevindiren.Düğümlerin gizini çözmeye geldim,Cinnet orduları geçti bahçemden. Yaşasam, bende kalan doğanın görkeminiÇiçeklerle koklaşsam, kuşlarla söyleşsem.Esinlerin dalgasına bıraksam kendimi,Sarhoşluğun bordasına vurdukça evren.

Burda Kalan * Şükran Kurdakul

Anımsama yeter mi Bilirsin sen.. Kalan kaldı arkamızda Bir defa geçilen yollar gibi Unuttuğumuz günler Nerde şimdi, Nerdesin sen. Beklemekse bekledindi Eksile azala… Yürümekse yürüdün, İyi kötü zamanlar gördün Saatler durmadı, Trenler bastı gitti Burdasın sen.

Armağan * Şükran Kurdakul

Bunca yıl çok ışık birikti avuçlarımdaSenin olsunEsinlen sevgi dokuyan ellerimdenBunca yıl şiirin, kardeşliğin, kavganınHas bahçelerinde yarattım bu gerçeği,Sabrım senin olsun.Aşkım senin olsun. Acıların sütüyle büyüttüğüm umutlarMahpushane avlularında boy verdi,Dolunay menekşelendi kirli kara camlarda.Her görüşte yeniden vurulduğumuz ana evrenÖzgürlüğe boyadı saksımdaki çiçeğiSenin olsun. Biz ki acılar…

Bendim * Şükran Kurdakul

Dalgalanmış deniz bendim kendi içimde Sonra yorgun düşmüş denizlere dönüşen Ormandım, Ağaçlarım düş ağaçlarından sıktı. Tan yeriydim Göğsüm bağrım payını aldı güneşten Yanım yörem aydınlığa çıktı. Gece de bendim Uzak uzak yıldızları getiren Su da bendim tarlanızda Elinizin altında kitaptım Penceredeydim odanızda Kurşun geçmez dizeler…

Bakış * Ülkü Tamer

Yürürken o bakışını bırakma, kasketin gibi kendine ekle onu. Dağılan bir kuş kanadı gibi sarsın alnının arkasını. Patikalarda büyüyen hışırtılar gibi yüreğinde büyüt onu. Ayın savurduğu sessizlik gibi içine savur onu. Tut elinden o bakışını. Çeşmeye götür, su içir ona. Çıkınını aç, peynir ver ona….

Nefes * Ülkü Tamer

Dağın uykusuna, kuşun gözüne, Sabahın sesine, taşıdım seni. Kerem?in yaralı, ince dizine, Irmağın yasına taşıdım seni. Canın içinden, canımı duyan, Canımın içine taşıdım seni. Elma kabuğunda, nar tanesinde, Gizlenen mermere taşıdım seni. Gecenin ördüğü, gün kafesinde, Dolaşan kedere taşıdım seni. Canın içinden, canımı duyan, Canımın…

Beni Bekledinse * Ülkü Tamer

Sanki bir düştü Sürecek diyordum Sonsuza kadar Takvim yaprağına Ayrılık düştü Aramıza girdi Bu kara duvar Beni bekledinse Yağmurda karda Beni bekledinse Deli rüzgarda Beni bekledinse Yorgun yıllarda Susuz yüreğimde Çiçekler açar Yüzün ay ışığı vuran bir koydu Saçların gecede saman yoluydu İçin güneşlerle dolu…